I
Gurupta hüznü batan günün
Mavi ruhumun beyaz kuşları
Minareden atılan hoca
Namus yolunda ölen koca
Omurgası gevşeyen taştan soğuk kelimeler ve heceler
Rüzgârın elinde çıngırak gibi garip
Güneşleri gömen fırtına
(ŞAİRDEN ŞAİRE DÜŞÜNÜRDEN DÜŞÜNÜRE GİDİP GELDİĞİM; ŞİİRİMİ DAMITTIĞIM HAMMADDE HEP EN AĞIR FİKİR OLDU)
II
En eski mezarlardan bir mezar
Sökülmüş tabelâ değiştirilmiş isimler bolluğu
Evde kalmış gelinlik kız
Kocası savaştan geri dönmemiş yeni gelin
Yıkılan cami minaresi
Park ve apartman görevi bin yıllık mezarlık
Nerede hafızamız olan eski kitaplık?
Cahili olduğumuz ‘yazı’
Sövülen ‘padişah’
Kovulan ‘halife’ sanki bizim değildi
İyiyi bulmak ve yanında ölmek kim istemez,
Dün istenen şeyler bugün neden istenmez!
Dün adına savaşılan yeşil buhurdan şeyler uğruna
Öpücüğü şuh kahkahanın
Sahiplik nöbetinin siz kurşundan askerleri
Kınalı kuzuları annelerin davullu zurnalı yolcu edilen
Her beldede şehitlik şehitlik şehitlik
Ülküyle beslenen delikanlılar hep kardeş
Ateşi körüklenen
III
Dost meclislerinin konusu kahramanlıklara ne oldu
Acaba bu ülkeyi beğenmeyip başka ülke mi buldu?
Kayıt Tarihi : 21.9.2018 22:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.