Bir hüzün bıraktin garip yüreğe,
Acılara attın bizleri Maraş.
Aldin yığidimi koydun toprağa,
Nasıl kıydın böyle yığide Maraş,
Emanet etmiştik yiğidi sana,
Nasıl kıydın O`na söyle sen bana,
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Değerli insan Muhsin Yazıcıoğlu’ Yüce Allah'tan Rahmet diliyorum.
Hepimizin başı saolsun
Kaleminiz daim olsun.
selam ve dua ile
MARAŞ’TAN SİVAS’A
Maraş’tan Sivas’a maruzatım var
Günlerce canları bulamadım ben
Geçit vermez dağlar boran ile kar
Bulup da sağ salim salamadım ben
Tuttu göndermedi bağrına bastı
Almak isteyene huylandı küstü
Kar olarak yağdı yel oldu esti
Çıkıp tepesinde kalamadım ben
Dağlarda biliyor insan hasını
Sakladı başında salmaz sisini
Tutturdu dünyaya kara yasını
Birlikte ağladık gülemedim ben
Kader böyle imiş ne gelir elden
Salat ile Dua dökülür dilden
Bir buket sevdiği kırmızı gülden
Alıp ta birlikte gelemedim ben
Mahir’im sevdamı içime ektim
Onulmaz acıyla yüreğim yaktım
Yiğitler giderken ardından baktım
Saldım gözyaşımı silemedim ben
Mahir Başpınar
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta