Her gün seni yazsam, bitmez bilirim.
Yemyeşil ormanın, bağın var Maraş.
Ömür boyu peşin sıra gelirim,
Sıra sıra karlı dağın var Maraş.
Yaylaların çayır çimen süslüdür.
Koyunların, kuzuların beslidir.
Kargaların bile bülbül seslidir.
Özün var, kökün var, dalın var Maraş.
Kaynak suların var, buz gibi akar.
Ceyhan, Aksu senin bağrından çıkar.
Hangi şehir altın madalya takar?
Tarihlere geçen adın var Maraş.
Ne kışın sert olur, ne yazın sıcak.
Kolların herkese açmıştır kucak.
Sayende tütüyor binlerce ocak.
Cömertçe saçarsın malın var Maraş.
Engizek dağında koyunlar otlar.
Kurt köpekleriyle kuzular oynar.
Bir yanda bahar var, bir yanda da kar.
Kara kış içinde yazın var Maraş.
Pamuğun, çeltiğin, biberin güzel.
Bertiz üzümün var kendine özel.
Hele şu dondurman dünyaya bedel.
Peynirin, kaymağın, balın var Maraş.
Ayvan var, narın var, kuş armudun var.
Dağlarında lale ve sümbül açar.
Yaylana binlerce aşiret göçer.
Ağustosa kadar karın var Maraş.
Günpekmezin vardır, baldan tatlıdır.
Kahraman adındır, namın şanlıdır.
Gençlerin, tertemiz ve imanlıdır.
Herkese numune halin var Maraş.
Kerhan'ın, Bertiz'in, Gozludere'n de.
Bin çeşit meyven var, her bir yörende.
Huzur dolar içim seni görende.
Çiçek çiçek açar çalın var Maraş.
Her gece uykumda düşlerim seni.
Sevgi çiçeğiyle süslerim seni.
Canımla kanımla beslerim seni.
Gönül sarayımda tahtın var Maraş.
Döngel mağrasında iç içe sular,
Bir gölge oyunu renkli bir duvar,
Güneş vurur ebem kuşağı doğar.
Som altın sırmadan şalın var Maraş.
Başkonuş'un tepesi var, düzü var.
Andırın'da Çil Meryem'in kızı var.
Göksun'da yiğidin hası, özü var.
Afşın'da ozanın, sazın var Maraş.
Elbistan'a hasta hasta varılır.
İçmesinde yaraların sarılır.
Biraz alıngandır çabuk darılır.
Eğlen ovasında vaktin var Maraş.
Bir yamaçtan Ceyhan kaynayıp çıkar.
Tarlasını sular, yüzünü yıkar,
Dağlar arasında çağlayıp akar.
Bazen korku verir selin var Maraş.
Türkoğlu'yla Pazarcık'ın arası,
Kırmızı biberle pamuk tarlası.
Reşat altınının yazı turası.
Antep'e uzanan elin var Maraş.
Burcu burcu amber kokar ovanda.
Kınalı kekliğin durur yuvanda,
Arpa, pancar, pirinç biter ovanda.
Başak başak altın saçın var Maraş.
Dostozan'ın söyleyecek sözü çok.
Zamanı durdurun fazla vakti yok.
Sevda delisidir, gözü kalbi tok.
Namerde eğilmez başın var Maraş.
DOSTOZAN-M.Hanifi SARIYILDIZ
Mehmet Hanifi SarıyıldızKayıt Tarihi : 21.1.2016 08:32:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şairin DOSTOZAN adlı eserinden alınmadır.
![Mehmet Hanifi Sarıyıldız](https://www.antoloji.com/i/siir/2016/01/21/maras-8.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!