Evliyânın büyüğü Bağdatlı Cüneyt varya;
Daha yedi yaşında,çocukken de bir deryâ...
Birgün okuldan geldi,gördü babası ağlar!
Muhammed Zeccacdır O,gözlerinden yaş damlar! ..
Sordu: Ey babacığım,söyle neden ağlarsın?
Bu hâline sebeb ne; neden ızdıraptasın?
Güzel yavrum,evlâdım; dinle beni Cüneydim:
Zekâtımdan dayına birkaç gümüş gönderdim;
Dayın Sırrı Sekâti,almamış zekâtımı,
Bir tanem,onun için çok görme feryâdımı! ..
Allah adamlarının,isteyip almadığı,
Gümüşler için geçmiş ömrümün güzel çağı! ..
Yazık,kıymetli ömrüm boşa gitmiş gördün ya;
Beni de kendisine yakmış vefâsız dünya! ..
Cüneyt,dedi ki; Baba,ver bana gümüşleri,
Dayıma götüreyim,belki çevirmez geri.
Koşarak gitti çocuk,çaldı kapıyı hemen,
Kimdir o diye soran,dayısıydı içerden...
Efendim,ben Cüneydim; şu kapıyı açıver,
Babamın zekâtıdır getirdiğim gümüşler...
Almam dedi mübârek,açmadı kapısını,
Cüneyt,epey çalıştı iknâya dayısını!
Yaşından beklenmeyen olgunluğa sahipti,
İbretle bir bakalım,dayısına ne dedi:
Babama emir veren Yüce Allah için al,
İhsân ederek seni,serbest kıldı Zül-Celâl...
Sırrı sekâti, hemen:Söyle yâ Cüneyt dedi,
Babana ne emretti,bana ne ihsân etti?
Dayıcığım,Rabbimiz babamı yaptı zengin,
Emretti ki,malının zekâtını da versin...
Seni de fakir yaptı,serbest bıraktı şunda:
Zekât kabul etmekle etmemek arasında...
Efendim,bu değil mi,Rabbimizin ihsânı?
Onun ihsânı ise mesut eder insanı! ..
Cüneydin söylediği,ne kadar tatlı sözler;
Sırrı Sekâtideyse yaşla dolmuştur gözler! ..
Oğlum zekâttan önce,kabul ettim ben seni,
Kapıyı açıp sonra aldı gümüşlerini...
Masal diye okuyan bunları masal sanır,
Geçmişinden ders alan,ibret alan kazanır...
Kayıt Tarihi : 3.8.2011 11:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!