Sevda bir züccaciye dükkânını andırır,
Kimileri fil gibi dalarlar o dükkâna,
Göz-gönül okşayıcı ne varsa hep kırılır
Dökülür ortalığa perişan bir manzara.
..
İlk gençlik dönemimin birkaç yılını
Bir taşra kasabasında yaşamış
Ve farketmiştim ki,
Hem bir dindarlık görüntüsü,
Hem de dine ve ahlâka aykırı nice haller vardı orada.
Yani manzara tam bir kargaşaydı.
O arada bir genç kızla bir delikanlının
Bir yerde oturup konuşmaları da,
Birlikte gezip dolaşmaları da hiç hoş görülmez,
Ahlâksızlık sayılırdı adeta.
..
Bakın işte sonunda nereye vardı dünya,
Asırlardır kurulan hayâller gitti boşa.
Hep iyiye-güzele doğru yürüyecektik,
Aratmıyacaktı hiç gelen gideni güya.
İnsan hakları diye diye çiğnendi haklar,
Yağmurlardan kaçarken tutulduk dolulara.
..
Şöyle bir geriye dönüp baktım da,
Gördüm ki seneler yel olup gitmiş,
Çok özlem bırakmış anılarımda,
Yaşananlar çoşkun sel olup gitmiş.
Başlamış sonra ters akmaya sular,
Bulanmış yarına dönük hülyalar,
Evdeki hesaba uymamış pazar,
Düşlerin değeri pul olup gitmiş.
..
Akşamları ne hoş manzara evler
Bir şehre karşıdan durup bakınca,
Açılınca sarı-sıcak lâmbalar,
Pencereler bir bir aydınlanınca.
Akşamları ateşböceği evler,
Göz-gönül ısıtır görünüşleri,
Birer tutam alev parıltısında
Andırırlar ışıl ışıl düşleri.
..
Dalgalar çoğu kez aynı nakarat
Yeknesaklık deryasında çalkantı
Kararsız işleyen sarkaçlı saat
Ne olduran ne öldüren sallantı
Dalgalar kimi gün ninni şırıltı
Sütliman sularda huzura varış
Uykuda sayıklar gibi mırıltı
Rüya hiç bitmesin diye yakarış
..