MANZARA ŞİİRLERİ

Üzerinden geçen giden insanlar,
Emeği geçene rahmet demedi,
Bahar ile coşup akan o sular,
Neleri götürdü kimse bilmedi.

Ummana dalınca bütün duygular,
Denizde bir damla yok oldu gitti,
..

MUTFAK İSYAN ETTİ İKİ BEKARA

Merak ediyorsan manzaramızı,
Bulaşıklar bozar fiyakamızı,
Yetiş ya Güloşum bul aramızı,

Kimse el atmıyor bulaşıklara.
..

kar istanbul’da
bir masaldan düşüyor gibi
güzellikler aşılıyor
büyüleyen bir manzara
kar
damarlarımıza yağıyor
serpiliyor şehre
..

Be hey gafil, sakın güvenme mala
Yağmur yağar rüzgâr alır sel olur
Hele bir düşte gör varlıktan dara
Dost bildiğin dostlar bile el olur

Kim kalır yanında nede manzara
Dertlerin içinde bir başka yara
..

Ben hiç böyle ayrılık acısı çekmemiştim.
Babamı hiç görmedim, anams hep yanımda.
Bugüne dek bir kere, özlem hissetmemiştim.
Şimdi o yok yanımda, kadınım İstanbul'da.

Düne kadar yemyeşil, gördüğüm bu manzara.
Bugün sapsarı olmuş, donukluk var tabloda.
..

Üzerinden geçen giden insanlar,
Emeği geçene rahmet demedi,
Bahar ile coşup akan o sular,
Neleri götürdü kimse bilmedi.

Ummana dalınca bütün duygular,
Denizde bir damla yok oldu gitti,
..

Şanı yüce yaratıcı
Firak ateşiyle bizi
Ey gönüller parlatıcı
Yakma çilekeşle bizi

Amelsiz kul hali fakir
Tembellik eyledi hakir
..

Domaniç ve Tavşanlı; Kütahya ile Emet,
Buralarda kan ve ter, senden izler var Mehmet! ...
Altıntaş, Simav, Gediz; tek yüreğiz hepimiz,
Önce gelir Memleket; Tek Bayrak ve Tek devlet! ...

Müderris bahçe, Hisar; Beşik kaya, Hıdırlık,
Çocuklara esenlik, yaşlılara bir sağlık...
..

İnilingiliz edebiyatında
En seçilinme
Şiirleri yazanılan Edward,
Aynı zamanda
Çok iyi bir
Manzara ressamıydı.
Derby kontu taranılıfından
..

Uzayıp gidiyormuş zaman
Yaşananlardan artakalan mı yoksa uzayan
Yoksa,bir goncada saklı olanı
Yada,sakladıklarımız mı yaşantılarda zamanı uzatan

Bir varmış bir yokmuş misali aslında insan
Hatırlamazsın ilk doğduğun anı
..

Beş yaşın ötesi bunu gösterir,
Okulda toplanır zengin ve fakir,
Öğretmen her çeşit oyuncak verir,
Hazırlık sınıfı geçtim çok şükür.

Boyama kitabı oyalayınca,
Peş peşe rakamlar sıralayınca,
..

Gitmekle ayrılmış, olamazsın sen
Benimle burada, yüreğin kalır
Sevdanı geçmişte, bağlatmış isen
Gönlümde anılar, hep bağlı kalır

Yanıp kül olduysan, yeniden güle
Dönmeyi beklersen, dualar dile
..

Sabaha doğmamıza vakit ağlıyordu, saçları görünüyordu parmak uçlarından.. Her yanıdır uzanan güneş, saçaklarından öpüyorum.
Bileklerim mor, uzanıyorum ağırdan bedenine. En ince ayrıntısına kadar nüfuz edercesine..
Güçlü bir kelime vardı; altı heceden öte değildi..

Topraklarından kovulacağımı bilircesine sarılıyordum tanrıya..
Konuşamadığımız vakit, bir ince hüzün..
Soluğu bitiyordu günün, hafif eserken zihnimize..
..

Allah’ım cemaline var sonsuz bir pencere
İzleyemedim bende çoktu kirli cendere

Baktım şu kâinata ne muhteşem manzara
Tefekkür eylerken ya Rab düştüm intizara

Kudretinle doldurdun cihanı çeşit çeşit
..

Tamam güzelim
sürmüşsün araba cilası gibi
kaliteli ozejeleri tırnaklarına da,
servis otobüsünde gördüm seni
parmaklarınla koltuğun kolunu bile tutmadan oturuyordun! ?
hiçbir yere tutunmama özelliği kazanmış ellerin!
hatta yumruk bile yapamıyordun ellerini! ?
..

Etrafinda döne döne pervane oldum
Kosmakla halim kalmadi bittim yoruldum
Sanki aramizda bizim onca yillar var
Neden sevdigim ben sana kavusamadim

Yanan yüregim günestenmi koptu geldi
Okyonuslar bile söndüremezler atesini
..

Bu siyah çizmenin kimseye yok merhameti.
Niye olsun ki, ölü bir ayağın cenaze arabasıdır bu,

Uzun, ölü, parmaksız ayağı bir papazın
Ki iskandiller kitabının kuyusunu,

Manzara misali çıkıntı yapar önünde kıvrık yazı.
..

Bodrum’da bir akşam,
Denizin ortasından bir ateş topu gibi doğdun,
Sanki dünya senin ışığına muhtaçmış gibi,
Muhteşem ışığını dünyaya saçtın,
Dünyayı gün ışığı gibi aydınlattın,
Denizde oluşturduğun yakamoz,
Senin güzel siluetin,
..

Çocukluğumun hayalisin, affet...
Ben seni ne zaman düşünsem, baba olmak istiyorum...

Yani diyorum ki; sen ne zaman düşsen aklımın merkezine dünya bana çok iyi davranıyor. Otobüs terminalleri, tren istasyonları, havalimanları cennetin bahçesinde yer ediniyor kendine. Bütün şarkıların annesi oluyorsun, en çokta nostaljik seviyorum seni çünkü çok eskitiyorsun beni öperken, daha çok benimsiyorum, bencil olmayı bu yüzden seviyorum...

Aynı yastığa baş koyduğumuzu düşünüyorum bazen, Allah buna izin vermiyor. Kesiyor hemen elektiriğimi. Seninle karanlıkta sevişmek zorunda kalıyorum, mahallenin delisi kadar hırslı, Karadeniz kadar hırçın, Yeşilçam kadar komik ve yeni doğmuş günahsız bir bebek kadar masum öpüyorum teninin her sokağını...

..

Ve öyle bir konuş ki,İstanbul gibi...
De ki; boğazım kuruyana kadar, seveceğim seni...
De ki Dünya'nın en tatlı lezzeti aşkın,
En acı yüzü hasretin,
En ızdırabı ise senden başkasını saran kollarım,
En karanlığı ise başkasını gören gözlerim,
De ki, son durağım, hiç ayrılmadığım,
..