Yetmiş Milyonu Geçen Nüfusuyla Resmi Söyleme Göre Sekiz Buçuk Milyon Sakatı Olan Bir Ülkede; Bir Öğretmene Verilen Maaş Polise Verilenden Düşük Olurken, Tayinlerde Memurlar Kendi Başlarına Bırakılarak Çeşitli Zorluklarla Yeni Görev Yerlerine Gitmektedirler.
Kayınpederim Ülkemize Gelen Ve Polis Olduğunu Söyleyen Kişiyle Almanca Sohbet Ederken, Onun Aracılığıyla Tayinlerinde Nakil Durumunu Sormuştum.
Tayin Olan Kişi Sadece Varsa Bond Çantasını Alıp Elini Kolunu Sallayarak Yeni Görev Yerine Gittiğini Geride Kalan Her Şeyini Devletin Tek Tek Numaralayıp Ambalajlayıp Yeni Görev Yerine Gönderdiğini Yeni Görev Yerinde Kendisinin Bu Gibi Şeylerle Uğraşmadığını Belirtmişti. Bu Açıklama Üzerine Aklıma Bizim Memurumuzun İşleyişini Geçirdim. Kahve Ortamlarında Ordu Mensupları Ve Bazı Polislere Kendi İşleyişini Sorup Öğrendiğimden Alman Polisin Söylediklerine İmrenmiştim.
Kim Muhalifse Bir Şekilde Derdest Edilmeye Çalışılmakta. Bu En Ufak Bir Gösteriden, Yasal Olan Bir Derginin- Broşürün Dağıtılmasında Öldürme- Sakatlamaya Varan Yaşananları Biliyor-Görüyor Duyuyoruz… Benzer Durum Gözaltında Kayıpları, Cezaevlerinde Katletmeleri, İşkenceleri… Kaldı Ki; İnsanın Hangi Sistemde Olursa Olsun, Yaşama Hakkı Öncelikli Ve Hatta Kutsal Sayılabilecek Derecede Önemlidir.
Demokrasi, Düşünce Özgürlüğünden Bolca Söz Edilmekte, İnsanların Giyimlerine Kısıtlama Getirecek Kadar Zapturaptçı Yaklaşımlar Yoğun Çelişkilerle Sürmekteyken, Her Gün İş Yerlerinde, Yollarda Onlarca İnsanı Yitirilen, Sakat Kalan Bir İşleyişte, Milyonlarca İşsizinin Yanında, Çalışan Binlercesine İnsanca Yaşanamayacak Bir Ücret Olan Asgari Ücreti(Bu Ücretten Birde Vergi Kesilmesi Söz Konusu, Ayrıca Emeklilerin Bir Çoğu Da Bu Düzeydeki Ücretle Yaşamaya Çabalamaktadır.) Ve Sosyal Güvenlik Kapsamına Alınması Gerekenleri Almayıp, Özellikle Halkın Çıkarına Olan Konularda Sağlıklı Denetim Yapmamayı Uygun Gören,. Milyonlarca Evsizi, Açlıkla Sindirilir Hale Getirilmiş, Düşürülmüş -Aşevleri Gerçeği Bir Gösterge Olur Herhalde, İnsanları Görüp Bildikçe İçimizi Nasıl Sızlatmaz Bu Ne Yaman Bir Çelişki Diye Düşünmeyiz.
Eğitimi-Sağlığı, Suyu Ve Yaşamsal Birçok İhtiyaç Maddesini Kâr Alanı Görerek, Cumhuriyetin Başlangıcından Yukardan Aşağı Örgütlenerek Halkın Emeği-Alın Teriyle Oluşturulan (Kamu İktisadi Kuruluşları-KİT) Devlet Kapitalizmi Uygulaması Belli Tarihsel Süreçte, Özellikle 1980 Öncesi Ve Sonrası 24 Ocak Kararları Denilen Amerikancı Çözüm Doğrultusunda Özelleştirme Adıyla Kapkaççı Tüccar Gibi Adeta Peşkeş Çekilircesine Elden Çıkarılmıştır. Öyle Ki, Bir İşçinin İstanbul’da Özal’a Devlet Baba Nerede Deyişine, Özal Artık Devlet Baba Yok Yanıtını Vermişti. Meclis Açış Konuşmasında Özal’ın Her Gelen Hükümet Toplumun Sırtına Bir Kambur Koyarak Gitti Bende Bir Kambur Koydum Demesi Anlamlıdır.
Uğur Mumcu Gaddar Kapitalizmden Bahsederken Anlaşılan O Sürece Çoktan Girdiğimize İşaret Ediyordu.(Saygıyla Anarken Toplumu Kutuplaştırma-Sindirme Politikalarına İlahlar Kurban İstediğinden -Onlarca İnsanımızın Ve Aydınlarımızın Bu Nedenle Katledildiği Tespiti Yerindedir.)
Yönetim Erkinde Olanları Adeta Küçük Bir Ordu Korur Hale Gelirken (İşleyiş Acaba Halktan Kopuk Mu Değimli Diye Sorgulamayı Da Düşündürmüyor Değil Hani –Mustafa Kemal Sürecindeki Resim Ve Görüntülere Bakınca Bugünkülerle Tezatlığı Fark Edebiliyoruz)
Koruculuk Sistemini Oluşturanlar Bu Güçleri Hem Silahlandırıyor, Hem Maddi Olarak Destekliyor. Sözüm Ona Teröre Karşı Sivil Bir Duvar Örülüyor, Bu Mussolini’n Kara Gömleklilerine Benzeyen Oluşum, (MHP Gibi Siyasi Partilerde de Varlığını Gözden Kaçırmamak Gerekir) , Kürt İnsanlarının Demokratik Çabalarını Sindirmek İçin Kullanıldığı, Kirli İlişki Ve İşlere Girdiğini Belli Oranda Ortaya Çıkan Çeşitli Çete Olaylarında Ve Benzer Durum Ülkenin Metropollerinde De Görülebilmektedir… Devlet İçinde Kaç Devlet Var Diye Düşünmeden Edemiyor İnsan.
Gelip Giden Hükümetler Avrupa Birliğine Üyelik Konusunu Sürekli Aldatmacayla Sürüncemeye Bırakır Yaklaşırken(Bu Durum Tıpkı 1970’lerden Sonra Sürekli Bir Devalüasyon İle Enflasyonla Yaşamaya Alıştırıldığımız Gibi) Ne Tarımda Ne Hayvancılıkta Ne Sanayide Ne Kentsel Oluşum Ve Gelişimin Hiçte Kendi İradesiyle Hareket Etmeyip(İpler Kimin Elinde-İMF-Dünya Bankası Ve ABD İlişkilerini İyi Gözlemlemek Gerekiyor) Sağlıksız Bir Şekilde Toplumun Büyük Yararını Göz Ardı Eden, Gırtlağımıza Kadar Borç Batağında Sürünürken, Bir Yanda Müflis Tüccar Gibi Savurganlıklarla Öte Yanda Şu Kadar Borç Ödedik Övünme Kasıntısı İçine Girilmektedir.
Hukuksal İşleyişte İse Ne Sağlıklı Bir Kürsü Hocası Gelişimi Ne Öğrenci Eğitimi Nede Adli Kolluk Gücü Oluşumu On Yıllardır Alt Yapı Eksikliği Giderilmeden Sürmektedir.
Az Adamla Çok İş Gördürme Mantığı Yanında Adam Ayırma-Kayırma İşleyişi Çöküntünün Bir Çok Alanda Çürümeye Yol Açtığını Nerede İse Körler Bile Görecek Hale Gelmişken Yönetim Ve Karar Erkleri Hala Yerinde Saymaktadırlar.
Eğitimde YÖK Cenderesi İle Okuyan Çocuklarımızın Sınav Kobayı (Yarış Atı) Haline Getirilmesi Özendirildiğimiz Avrupa’dan Bile Ters Uygulamalarla Sürüp Gitmektedir.
Gençlik Ve Genel Olarak Toplum Tam Bir Çağın Hastalığı Denilen Strese Tutulmuş Haldedir. Bir Çoğumuzun Psikolojisi Hiç İyi Görünmemekte Her Geçen Gün Tahammülsüzlük- Hazımsızlık Kendini Vahşet Boyutlarında İçten İçe Ağacın Kurdu Gibi Kendimizi Yerken Ortaya Çıkmaktadır. Bu Durum Tam Bir Cinnet Halidir…(Adli Vakalar, İflaslar, Kapanan İşletmeler Bir Gösterge Ölçüsü Olabilir…) Sürekli Cezaevi Yaparak İnsanları Hapse Tıkarak, Kolluk Gücünü Arttırarak Nereye Varılacak, Açık Yâda Kapalı Cezaevi Haline Mi Gelecek Ülkemiz…
Bu Çağın Melaneti; Yeni Sömürgeci Uygulamaların Ortaya Çıkardığı Birçok Alanda Tek Yönlü Gelişim(Kimi İktisatçılar Buna Mono Kültür-Kültür Emperyalizmi Adını Vermektedir.1980 Öncesi Tüm İktisatçılar Birliği Broşürlerinde de Bahsedilmektedir. T.İ.B)
Büyük Kitlelerin Çıkarına Olmayan, Kara Bulutlar Birer Kâbus Gibi Çökerken, Toplumların Özellikle Bağımlı Ülke İnsanlarının Yaşamlarına Sanki Kadermişçesine Kene Gibi Yapışmış İçten İçe Çürüten Gelişimini Körelten Bir Durumdur…
Cumhuriyet Tarihine İlk Oluşumdan Bu Günlere Bir Bakalım Hangi Süreçlerde Sanatta, Estetikte,Sporda, Bilimde Tarımda, Sanayide Uluslar Arası Başarı Elde Edilmiştir.?
Kedinin Kedi Olalı Arada Bir Fare Yakalaması Övünülecek Bir Hal Değildir.
Aksine Yok Denecek Kadar Az Bir Durum Söz Konusudur, Buda Derinden Düşünülmesini Gerektirir. Nüfusumuzun Büyük Çoğunluğu Genç Diye ve Çok Çocuk Yapalım Genç Kalalım Demenin Bol Keseden Övünülüp Hava Atmaların İçinin Ne Kadar Kof Aldatmaca Olduğunu Göstermektedir. Sorulması Gereken Soru; Ne Kadar İnsanımız Sağlıklı Ve Sağlık Hizmetinden-Eğitimden-Güvenlikten –Adaletten Ve Özgürlüklerden En İyi Şekilde Ve En Ucuz Hatta Parasız Yaralanmakta. Aslında Bunlar Para Konusu Edilemeyecek Olgulardır.
Gel Gör Ki Daha Mürekkebi Bile Kurumayan Bir Kararla, Artık Sosyal Güvenlik Kurumu Şikâyetlerle İlgilenmeyeceğini Bunun İçin Dava Açılması Gerektiğini Belirterek Karar Almıştır. Bir İşçi İçin Dava Açmak Kaç Yüz Bin Lira…?
Ne Kadar İnsanımız Aç Açıkta Değil, Evsiz-Susuz-Yolsuz, Elektriksiz Olanlar İçin Olumlu Güzel Gelişmeler En Ücra Köşelerimiz Bile Bunlara Kavuşması Gerekir.
Toplu Taşımaya Yönelmek Zamanı Çoktan Geçti Uyanın Beyler Balık Tutmaya Gidelim.
Gecekondusunu Başına Yıkmak Marifet Mi, Yoksa Sosyal Devletim Diyerek Riyakâr Olmak Mı Gerekir? Yıkıcı Olan Aynı Zamanda Yaratıcı- Yapıcı Olmalıdır.
Örgütlü Bir Güç Olan Devlet Aynı Zamanda Öncü, Ön Görü Sahibi Biri Gibi Hareket Etmesi Gerekirken, Sen Yönetimsen Adam Gibi Yönetmeyi Bilir Uygularsın..
Böylesi Durumlarda Oradaki İnsanları Toplar Medeni Bir Şekilde En Sağlıklı Projeyle Yerleşim Yerini En Ucuz Şekilde Oluşturmaya Çalışırsın. Sözcüklerin Bile Yasaklandığı Bir Süreçten Gelip Geçtik, Nice Acılar Çektik İnsanları Sürerek Yaşamlarını Altüst Ederek Sadece Kin Duydurur -Nefreti Büyütürsün.
Cici Hanım Ve Beyler Çeşitli Cemiyet Toplantılarında Arzı Endam Ederlerken, Sürdükleri Saltanatın, Emekçilerin Canları -Kanları -Emekleri Pahasına Olduğunu Umarım Biliyorlardır. Bağımsız Kapitalist Bile Olunmayan Güdük Geri Kalmışlığın, Sürekli Tazıya Tut Tavşana Kaç Denilen Jargonun Sürdüğü Bu Gelgitler Cenderesinde, Ne Yönetenler Ne Yönetilenler Rahat Huzurlu Olamamaktadır. Süreç Evrile Döne Akıp Gidiyor, Sistemin Egemen Akıllı Burjuvaları Ya Bu Açmaza Devam Diyecek Ceberut Devlet Hükmü Sürecek Ya Da Taviz Konumuyla Kendileri Toplum Dinamiklerince Henüz O Denli Zorlanmadan İpleri Gerçek Anlamda Gevşetip En Azından Avrupa Burjuva Demokratik İşleyişine Geçecekler.
Yoksa Kazan Sürekli Kaynamakta Olduğundan, Egemen İnsani Olmayan İşleyiş Bir Gün Kaplumbağanın Ters Dönmesine Benzeyecektir. Rüzgâr Eken Fırtına Biçer Sözü Yabana Atılmaz Bir Gerçekliktir.
Mutluluk Bir Başına
Bana Olsa Ne Fayda
Çoğul Bir Aşk Var
Beni Kendine Bağlayan
İstemem Tekil Sevda
—Gül Ne Tek Yapraktır Ne Tek Yaprakta Açar -
Tekil Acılarımı Bastırdım
Çoğuldur Benim Acılarım
Gülmüyorsa Tek İnsanım
İçten İçe Kahrolur Kanarım
Gidip Gelinen Yollarda
Değiliz Bir Başımıza
Kasisli Ve Yamalı Olunca
Hoplar Sarsılırız Toplumca
İyi Yetişmemişse Kaptan
Canımızı Acıtan Gerçeklerde
Üstüne Üstlük Denetlemiyorsa
Kalmışsak Acemi Yaban Ellerde
Birden Ters Döner Kaplumbağa
Bir Yanda Sürerken Aynalı Şaşa
Öte Yanda Puslu Işıklar Altında
Yoksun Kalıp Aş İş Diye Yalvarıyor
Küçülüyorsa Ezilmişliğin Girdabında
Evlerinde Kahırla Sızı Büyütüyorsa
Çocuklar Mutlu Gülmüyor
Gözlerinde Kara Hüzünlerle Bakıyorsa
Düşmüşse Dilenir Hale İnsanım
Bir Dal Gibi Kesilir Kolum
Kanatsız Kuş Gibi Kalırım
Donmuş Hüzün Nehri Olur
Gözlerimden Akarım
Hey Canda Can Bildiğim
Yaşamı Ören Emekçim
Sevinçler Büyütsün
Dinsin Diye Sızıların
İncinmiş Yerlerinden
Öpülsün Acıların
Bitmedi…
Vedat Koparan 10.08.2009
Vedat KoparanKayıt Tarihi : 11.8.2009 12:21:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!