çığırı çığırı düştük yollara
söyleyi söyleyi patikalara sevdamızı
bir hazin türkünün sırtında
mahmur
bir biz vardık sanırsın yalınız
civanmert
bir biz prangalara mahkum
kimsesiz
düşüverdik gecenin yarısı hain pusuya
gelip çatmıştı işte düğün vakti
kalleş namlular arasında
hoyrat ve gözüpek dalarken ölümün kollarına
işte benim son adımlarım
son salınışım
son bakışım dünyaya
işte son soluklanışım
güz ayazı gibi keskin
yarım kalmış heveslerimse
ağlamaklı
özlemlerim küsülü yarınlarıma
öte yanda geniş verimli topraklarda
oğlumun sarı saçları uçuşuyor rüzgarda
anam babam el sallıyor iskeleden
ciğerparem dövünüyor ellerinin hamuruyla köşkten
yıldızlar oynaşırken avucumda
üşütüyordu beni gece
bir ılıklık akıyordu şakaklarımdan
yumruklar yakınmıştı kınalarını kanımdan
toprak sızımı çekmişti yüreğine
karanlık geceye benim ölümüm sunulmuştu armağan
benim adım kazınmıştı cesaretin kabzasına
ve benim türküm yakılmıştı mertliğin hançeresine
daha ne deyim
ne söyleyim geride kalanlara
varın siz de yazdırın adınızı
manifestoya
Kayıt Tarihi : 27.5.2003 11:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!