Mâni Şiiri - Ahmet Süreyya Durna

Ahmet Süreyya Durna
131

ŞİİR


12

TAKİPÇİ

Mâni

At beni yâr, at beni
İstersen kır at beni.
Sal Türkmen illerine
Götürsün Kır at beni.

Ahmet Süreyya DURNA

Şafak Taarruzu (Şiirler)

Ahmet Süreyya Durna
Kayıt Tarihi : 12.4.2007 22:23:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Derkenar: Cinaslı kafiyeyi merak edenlere bir örnek teşkilidir. a.s.d

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Cemcemi Cem
    Cemcemi Cem

    HOCAM TSK LER VE MUTLU PAYLASIMLAR DILERIM SIIR TADINDA HÜRMETLERIMLE

    Cevap Yaz
  • Yakup İcik
    Yakup İcik

    Edebiyat Dilinde Mani:
    Başta aşk olmak üzere hemen her konuda yazılabilen bir halk edebiyatı nazım türüdür. Çoğunlukla 7 heceli dört dezilek bir bendden meydana gelir. Ama dizeleri 4-5-8-10-14 heceli kalıplarla söylenmiş maniler de vardır. Birinci, ikinci dördüncü dizeler birbirleriyle kafiyeli, üçüncü dize serbesttir. Yani kafiye dizilişi aaxa'dır. aaaxa düzeninde maniler de var. İlk iki dize hazırlık dizeleridir. Son iki dize ile anlam bağlantısı yoktur. Asıl anlatılmak istenen son iki dizede verilir. Bir çok mani çeşidi vardır. En çok kullanılanlar düz ya da tam mani, kesik mani, cinaslı mani, yedekli mani, artık mani'dir.
    Düz Mani: Yedişer heceli dört dizeden oluşur. Kafiyeleri çokluk cinassızdır.
    Kesik mani: Birinci dizesi 7 heceden az, anlamlı ya da anlamsız bir sözcük grubu olan maniler. Bu kesik dize sadece kafiyeyi hazırlar. Eğer meydan ve kahvehanelerde söylenen ve ilk dizeleri 'aman aman' ünlemi ile doldurulan manilerse bunlara İstanbul manileri denir.
    Cinaslı mani: Kesik manilerde eğer kafiye cinaslı ise bunlara cinaslı mani denir.
    Yedekli mani: Düz maninin sonuna aynı kafiyede iki dize daha eklenerek söylenen maniler. Cinaslı kafiye kullanılmaz, birinci dizeleri anlamlıdır. Yedekli maniye artık mani de denir.
    Deyiş: İki kişinin karşılıklı söylediği manilerdir. Soru yanıt şeklinde düzenlenir. Bir başka kişinin ağzındanmış gibi aktarıldığı şekilleri de vardır..._bu siirinizle ilgili gercek bilgi bir önceki yazi belki farkli anlasilir diye bu bilgileri yüklemek istedim...saygilar sunarim...

    Cevap Yaz
  • Yakup İcik
    Yakup İcik

    Mani Nedir?

    Mani, kişinin kendisini olağanüstü iyi hissettiği bir hastalık tablosudur. İnsan kendisini olağanüstü iyi hissediyorsa, bu duruma niçin hastalık diyoruz?

    Gelin maninin belirtilerini sıralayarak bu soruyu cevaplandırmaya çalışalım:
    Maniye girmiş kişi (yani “manik” hasta) son derece neşelidir. Güler, şarkılar söyler, herkesle sohbet eder. Hatta genellikle etrafına neşe saçar.

    Manik hastanın uyku ihtiyacı azalır. Mesela günde üç saat uyur, ama son derece zinde, dinç olarak uyanır.

    Manide iştah artar. Kişi genellikle hayatında hiç olmadığı kadar yemek yer.
    Manide insan son derece enerjiktir. Yerinde duramaz, sürekli gezer, koşuşturur, bir an durup dinlenme gereği duymaz.
    Manik hasta kendisini oldukça güçlü, zeki, önemli, güzel hisseder. Her şeyi başarabileceğine inanır.

    Manide cinsel istek artar. İşyerinizde çalışan kendi halinde bir kadıncağız günün birinde mesaiye alışılmadık derecede açık ve frapan kıyafetlerle gelirse, bir de erkeklere laf atmaya başlarsa, sakın bu kadının huyunun veya ahlakının bozulduğunu zannetmeyin. Bilin ki maniye girmiştir.
    Manik kişi çok konuşur. Hatta genellikle hiç durmamacasına, neredeyse nefes bile almadan ve yüksek sesle konuşur. Bahisten bahse atlar, asla konu sıkıntısı çekmez. Sonunda yüklü bir telefon faturası ödemek zorunda kalır.

    Manik hastanın düşünceleri hızlanmıştır. Aklına büyük bir süratle bin türlü düşünce üşüşür. Düşüncelerini durduramaz.

    Manide hastanın dikkati artmıştır, küçücük ayrıntıları gözden kaçırmaz, ama dikkatini belli bir konu üzerinde sürdüremez (yani dikkati dağınıktır). Hafızası da güçlenmiştir. Çok zekice espriler yapar.

    Manide insan çeşitli taşkınlıklar yapar. Mesela çok para harcar, cesurca ve hatta tehlikeli yatırımlar yapar, işini bırakır, yeni işler kurar.
    Manide hasta neşeli olmakla birlikte, kolaylıkla da sinirlenir. Kendisiyle tartışmaya, fikirlerini eleştirmeye, taşkın davranışlarını engellemeye çalıştığınızda büyük bir öfkeye kapılır.

    Görüldüğü gibi mani, “anormal” bir durumdur. Evet hasta neşeli, mutlu, enerjik, dinç, esprili, zekidir. Ama düşünün ki bir yakınınız bir gün aniden sürekli konuşmaya, gezmeye, para harcamaya başlıyor. Uyumuyor, cinsel isteğini bastıramıyor, kadınsa gökkuşağının türlü renkleriyle yüzünü boyuyor, yüz kişinin içinde kendini belli edecek tarzda giyiniyor. Bu durumda dehşete kapılmaz mısınız?

    Depresyon genellikle geç fark edilen bir hastalıktır. Çoğu hasta depresyona girdikten aylarca, hatta yıllarca sonra hekime gelir. Bazen depresyonu çok şiddetli hastalar bile, ömürleri boyunca hiç doktora başvurmazlar, ya kendi kendilerine iyileşmeyi beklerler veya intiharla hayatlarına son verirler.

    Halbuki mani, yukarıda saydığımız şiddetli belirtileri sebebiyle, başladığı ilk gün fark edilen bir hastalıktır. Maniye giren kişi okulunu veya işini de sürdüremez. Evet dinçtir, zekası ve hafızası yerindedir, uyku ihtiyacı bile azalmıştır; ama hasta bir yerde duramamakta, belli bir konu üzerine yoğunlaşamamakta, belli bir işi sürdürememektedir. Kimseyi dinlememekte, sürekli kendisi konuşmaktadır. Kendisini herkesten üstün görmektedir. Genellikle de aşırı cesareti sebebiyle kendisine ve çevresine (ailesine, arkadaşlarına, iş ortaklarına) zarar verir. Büyük paralar harcar, kar amacıyla giriştiği çılgınca yatırımlar başarıya ulaşamaz, sık sık tartışır.

    Mani tedaviyle genellikle iki ila dört hafta içinde düzelen geçici bir durumdur. Bu yüzden mani kelimesini “atak” veya “epizot” kelimeleri takip eder (mani atağı, manik epizot).

    Hasta tedavi edilmezse bir süre sonra bedeni bu faaliyet hızını kaldıramaz hale gelir ve fiziksel olarak tükenir. Tıbbın bugünkü seviyesinden uzak olduğu eski yıllarda, maniye bağlı fiziksel tükenme dolayısıyla ölüm bile görülebiliyordu, ama bugün mani başarıyla tedavi edilebilen bir durumdur.

    Manik depresif hastalık, bazen üzüntü ve durgunluk, yani depresyon; bazen de hem bedensel hem de zihinsel bakımdan aşırı uyarılmışlık hali, yani mani nöbetleri ile seyreden bir rahatsızlıktır. Günümüzde ilaçla kontrol altına alınabilmekte, hatta nöbetlerin ortaya çıkması önlenebilmektedir.

    Manik depresif hastalık, oldukça ciddi bir ruhsal rahatsızlıktır. Dönem dönem ortaya çıkan depresyon, yani durgunluk, üzüntü ve karamsarlığın egemen olduğu (intihar arzusu da görülür) bir ruh hali ile mani, yani aşırı hareketlilik, coşku (aşırı neşe ya da sinirlilik biçiminde) nöbetleri ile seyreder.

    Genellikle hem durgunluk hem de coşku uç noktalardadır ve uzun sürelidir. Bir başka deyişle ruhsal durumdaki olağan günlük değişikliklerden çok farklıdır ve hastane tedavisi gerektirir. Genellikle bahar aylarında ortaya çıkar. Hastalık aşağı yukarı her zaman mani ve depresyon dönemleriyle seyrederse de yalnızca mani ya da yalnızca depresyon olarak (ünipolar) görüldüğü de olabilir. Nöbetler arasında kişi bütünüyle normaldir..._

    -bir sitede okmustum bende böyle güzel yazilari hemen arsivime alirim buraya atkatarayim istedim saygideger üstadim:))

    Cevap Yaz
  • Miyaser Gülşen
    Miyaser Gülşen

    saygıdeğer hocam,

    usta kaleminizden böyle güzel bir cinaslı mani okuyunca ben de aşık cinası hocama uydum ve de nazire yazmaya çalıştım...engin hoşgörünüze sığınarak paylaşıyorum....selam ve saygılarımla..


    yar beni ele atsa
    istese çöle atsa
    muradı olsun derim
    götüren bir kır atsa

    Cevap Yaz
  • Bayram Kaya
    Bayram Kaya

    İyi bir çalışma olmuş tamamımı, bir kısmı mı? idi.Tamamını okumak isterdim. Saygılar.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (8)

Ahmet Süreyya Durna