Nihal’imin göğsünde bir öksürük birikiyor,
çocukluğundan kalan bir ses kırıntısı gibi.
Nefesinin uğultusu, zamanın ayak seslerini anlatıyor.
Nihal’im, bir kavuşmaya hazırlanırken
avuçlarının neminde doğuyor dua.
Ter, sadece fizyoloji değil: bir müjde, bir sınav, bir evet.
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta