Manastırın Gözyaşları Şiiri - Doğan Bekin

Doğan Bekin
59

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Manastırın Gözyaşları

Küstüm sana anne...
Nuro! Unuttum anne nar..
İçimde zifiri karanlık bir zindan
Şemso unuttum anne Şems doğmuyor..
Manastırın avlusu, duy anne durto
Benim ülkem ve hayatım.

Bir Gül yaprağı kadar hafif olurdum
Ve ancak bir su damlası kadar ağır
Yük olmazdım sana anne...
Bekle geleceğim dedin.
Her saniye, her dakika, her saat, her gün,
Her hafta, her ay, her yıl bekledim..

Yüzlerce çift kırmızı çorap giydim
Ateş kırmızısı çoraplar, ısıtmadı ayaklarımı
Yüreğim ve ayaklarım hep üşüdü anne
Manastırın soğuk taş duvarları daha sıcaktı.
Gelip ısıtmadın anne..

Cercis'i unuttun, gelmedin
Bahe dediler bana, kırıldım.
Billur bir kâse misali, paramparça oldum Anne.
Binlerce çiçek ektim toprağa
Kırmızı, sarı rengârenk çiçekler
Hiç birini görüp koklamadın...

Annelerinin elinden tutan çocuklar
Feryadıma her gece feryat kattılar
Duymadın anne, gelmedin anne.
Sustum konuşmadım Cercis'in lisanını
Hıbs dedim, ma dedim Bahe'nin Arapçasıyla
Sen gelmedin, beni unuttun Anne.

Dizlerim tutmuyor ve görmüyor artık gözlerim
On yaşındaki Cercis'in hayalindesin
Hep gençsin, hep güzelsin Anne.
Kim ne derse desin
Bırakma, küçücük yüreğimi ve büyümüş kocaman ellerimi
Beraber yürüyelim "Oğullarla Annelerin Cennetine"

Doğan Bekin
Kayıt Tarihi : 9.5.2014 11:42:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Bu şiir, Mardin Deyrülzafaran Manastırı'na annesi tarafından küçük yaşta bırakılan ve yaklaşık 70 yıl annesinin dönüşünü bekleyen ve annesini hiç göremeden vefat eden Bahe'nin acısının yansımasıdır.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Doğan Bekin