Uzay Geometrisini, severim.
'Malum, kaçıncı..'
diyelim;
sayı saymayı pek bilmem.
Ama bas bas batırdıkları büstiyeri çivite bu olsa iyiydi.
Bakı balyaları
ve fırıncıda her somun, güneşin altı-harmanı.
Her siyahi mültecinin elinde bir banço.
'Şaşkın kalk,
şaşkın yatmasan da.' derler...
Garnizon baruthanede
ama özellikle, garipçesine 'nasılsa öyle', bahriyeli.
Cibilliyetsiz bütüncül dikta
anlatmıyo seni bana.
Tercih ederim soyut matematiği.
Her bir rüya senin,
gerçeği/ni oluşturacağına değin
tarihin getirdiği seni edinimlerin.
Tersanede hep Onassis'ler oturmaz,
bazen cebirin yerine dökülür de gider Einstein
-çıkık tenekedili, alnı pervazı'nda;
sudan geçen su kuma sorar.
Sudan geçen su, sorar kuma;
''nasılsın'' diye...
''Merhaba.''
Her bir argonaut fena halde Aeneas
-veya, aynı ya, sayıkladı.
Boğaz yutmadı
gaydaların Unicorn'undaki lir,
Pegasos'lu ve Pegasos'un tepesindeki şövalye
ve Promete'ci
küçük Helle'yi.
Pan ve Pan'la rüzgarda Pandora, uçuşan...
Açar çiçek bitmemiş arı'da nasıl ki,
derler sana: 'Güneş, nasıl? '
Söylenmemiş, ama ima edilmiş sözlere karşılık;
çekersin bir katmerli basmakalıp
evet'i, bodoslama.
Sonra bir bakarsın,
gerçek demiştin, /ki/ gerçek! !
Balgümeciyle ebenin gümeci dönemeci;
ballıbabagiller'de balgamçakıl-kibrit çöpleri.
Musluk açık, musluk kapalı
ve bu döngünün duracağı da yok sanki
asparagas şizofrenii'yle.
Seçti kendisinde olmayan kendisi olan kendisini,
orijinal,
kendisiyle kalmak isteyen kendisi.
Gel çiçekler ile ya da kabulet! !
Timüs,
ki şenlik cibinliği.
Titiz trendlerin
farklı farkedilişleri...
Hiçbir şey, kaybolmadı.
Uh, yahh.
Yolun yarısına çoktan ulaşmış olabiliriz.
Çoktan ulaşmış olabiliriz.
Sıra dışıca, bağı bulunmayan kurmacalarla, kurmacacılarla, Everest'çi,
itici bir nanemolla.
Pek her zamanki,
Who cares!
Zarafetin eşuyumlu bir akordeon,
böcekçillerin uç uç böceğini doğal yolla benimsediği...
Tek kale, tek kale ve 2.ler ikincisi ebedi ve ortada sıçan.
Ben Kolej Arı, 992
ve ben benim! !
Yüzyıl, Çukurambar.
Muavinler muavini Kenan'sa
sarıya beyaz leke saçınca çiyan.
Yaratıcı ol,
yaratıcı -her zamanki! !
hayalgücünce yaratıcı... Aaaa! böylee.
Öyle yapışkan şeyler geliyor ki;
ve yüzeysellikler ki, asla da olmadı,
bildiğin! Ol ne olur sağlığında;
Dinlemezsen dinleme!
Mahsul bahçelerinde dolaşıyor
ve narenciyenin hububata etkisini
soruyor gibisin.
Bekle ayaz! ...
Sübap,
sadece körüklüsünden eşantiyon.
Gelsene, ha ifadeni alayım! korkucu musun?
_Kendilerimizden hah, gayri! :
Bir paylaşım/dı belki de bizimki; öyle bir paylaşım ki,
sağlığını katan bir diğeri; gayrı ne var.
Direkt.
Başkalaşım yok
ve başkalaşım orda.
Ve, başkalaşım burda.
Olasılık göreliliğimiz..
ki biziz bunların kendisi, kendimiziz.
Kime dersen onca, onla sorulursun.
De hele ne denli istediğine.
Değilse de gözlemek trabzanlarda bana göre, pah! akıl iz/anı, yuurduk:
Sadece çığ olurum Güneşin ışımasında;
sadece çığ olurum güneşin ışımasında...
Şevk.
Gökyüzü anlık patlar;
yıldızlar yıldızlarda, süpernovalar, patlamalar, patlamalar!
ne olur neler biter
bu anlamda
kimin umrunda.
+1 ve nice, Ve malum talim.
Kapılar, pencereler, gıcırdıyor. Gedik gene gıdıklıyor.
Teflon düdüklüde dip metal kaşıkla fokurduyor.
Bir el,
görünmez, sezilmez diyelim, hışırtılı telaşından
bin düşünceye bedel olacak; izin ol;
çok ağır ancak azı-sağlıklı-32 /diş/bu sefer,
bir delilik krizinin getirisi...
Ve buğday-omuz ağrısı; değin sabaha, yaş göz pınarında...
İfadelerimizin kendisiyiz.
Ağır ağır ilerliyoruz kurmacalara;
açmak, dökmek için onları -saçmaları, barizce.
ve öpmek, kalanları geriye! ...
Atlıkarıncalara, Bugi Bugilere ilerliyoruz;
güzel.
düşersen aşağı,
trenlerin vagon arası bölmeleri.
Patlayıncaya kadar diyor bir dürtü. Ama.
...Çiçekteki huzur, rüzgarda hışırdamak.
Çocuktaki coşku, sendeki bacak;
Göğe bırakılan uçurtma, geri dönüşleri ahengin,
salıncakların yarışında sessizin
denizini...
Ve iç'in odağına da geçecek meltemden sonra:
Karışmaz kayıplara, deşmez, deşilmez, kanılmaz bu işlere,
Rüzgar gülü;
rüzgarı, sezer
Müjde gözbebekleri var avuçiçimde.
Çok sıkı bir tomruk, kavrayınca.
Her şey güzel.
Kayıt Tarihi : 13.1.2008 21:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
- pan. sürülerin ve çobanların tanrısı/Mitoloji sözlüğü p/dora. yaratılan ilk kadın/Mitoloji sözlüü bakı.coğ. bir yüzeyin hangi yöne baktığı: Bu dağın bakısı güneye doğrudur.2.Fal (s.58, Türkçe Sözlük, Tempo, A - Z) balya. çember ve demir tellerle bağlanmış ticaret eşyası(s.62, Türkçe Sözlük, Tempo, A - Z) balgümeci. bal peteğini andıran bir çeşit dikiş büzgüsü(s.60, Türkçe Sözlük, Tempo, A - Z) banço. isp.müz. Amerika zencilerinin çaldığı gitar biçiminde beş ya da daha çok telli olan müzik aygıtı (s.62, Türkçe Sözlük, Tempo, A - Z) timüs. Yun. yeni doğan bebeklerin göğüs kemiği arkasında bulunan ve erişkin duruma gelince kaybolan bez. (Türkçe sözlük,s.580) ilk iki kıta olarak falan tasarlanmıştı, böyle uzadı şiirim. sevgiler.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!