Sınıf Öğretmeni
Derin Yalnızlık'da Yazar
Ankara|K.Maraş
Günaydınların, geceleri sakladığı zamanlardan geliyorum çocuk!
Yağmur buğusunda siliyorum hatırı kalmayan defterleri,
Sabah ayazında üşüyen ellerimi, en ah'lı dertlerimi...
Yıldızların sarısında ısıtıyorum yalnızlığımın demini çocuk!
Elimdeki kır papatyalarını, ninni sesli dalgalara veriyorum çocuk.
Bir adamı sevdi kadın
Bir daha kimseyi sevmemeye yeminli
Onu, o yaptığı anlar
Onda kendini bulduğu her satır için
Tüm nedenleri, bütün olmazları silip
Sadece onu yazmalıydı artık şiirleri
Sevda yüklü bulutlarda ıslanmalıydık seninle,
Acıyı, derdi, hasreti sırtlayıp yürümeliydik.
Yolumuz bir, yönümüz 'biz'e varmalıydı...
Sürgün şehirlerden selamlarken yalnızlığımızı,
Sana, bana iyi gelen dualar olmalıydık.
Hayat denen şu bahtsız savaşta,
Eylüldü işte…
Bu ayda hüzün kokardı buralar.
En sevdiğim şarkıyı söylerdi rüzgâr.
Eylüldü işte…
Ve böyle günlerde,
En çok da sen vururdun aklımın kıyısına.
Seni yazmak vardı şimdi.
Alabildiğine, ucuz bucaksız gökyüzü gibi,
‘Günaydın’ların beklediği geceler değildi belki
Neydi yüklemi devrik cümlelerimin derdi,
Bir ağustos sabahın da beklemekti sevmeni.
Görmek vardı şimdi.
Öylece silinip gideceksin hatıramdan.
Önce günaydınlar eksilecek pencerenden,
Sonra iyi geçmeyen iyi geceler.
Örtmeyecek artık üstünü dualar,
Gün geçecek ama sen geçmeyeceksin aklımdan.
'Kendine iyi bak'lar bile iyi kalamayacak artık seninle.
Hangi uyku hangi rüya bitirir hissizliğimi,
Yine hangi olamayası hayallerimi,
Hangi çalıntı düşlere satıp da gideceksin.
Gidişin? Bir çığlıktı yüreğimi sağır ettiğin,
Şimdi hangi evin hangi masum çocuğunu uyandıracak sessizliğindeki sesin.
Nerede benim bütün gün beklediğim baharım?
Boşuna mı yine, yüreğimin maviye kanat çırpınışı.
Savrulan kelimelerin hengâmesin de,
Buldun mu kaybettiğim sesimi sessizliğinde ?
Uzun bir sefer mi çıktı denizimde!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!