Mahpus ettiğimiz duyguların kanat çırpınışları değil miydi, aşkın sesi soluğu bir garip hüzzam ve yine o makam değil miydi, yar siluetinde çarpan bir yüreği müebbet sergüzeştliğe mahkûm kılan...
Bize bir “Nihavent Mucize” gerekti...
Belki yaraşırdı da, vurabilseydik sazlara üzerinde zamanın...
Bulduğum gün kaybetmişim seni.
Yüzlerce soğuk namlu üzerime çevrildi,
Yüzlerce demir tetik aynı anda gerildi!
Anne, beni söğüdün gölgesinde vurdular,
Öpmeye kıyamadığın oğlun yere serildi.
Üşüştü birer birer çakallar üzerime,
Üşüştü her bir yandan göğsüme, ciğerime.
Devamını Oku
Yüzlerce demir tetik aynı anda gerildi!
Anne, beni söğüdün gölgesinde vurdular,
Öpmeye kıyamadığın oğlun yere serildi.
Üşüştü birer birer çakallar üzerime,
Üşüştü her bir yandan göğsüme, ciğerime.
eserleriniz güzel...
siirlerime gösterdiginiz ilginize buradan tsk..ederim
Şiir değil, sanki çiçek demeti.
Yüreğinize sağlık.
Tebrikler...
İlginç ve etkileyici bir şiir.İnsanı bir anda alıp geçmişine götürüyor. Başarılı bir yazım tekniği şiire daha bir değer kazandırmış.Tebrik ediyorum Emel hanım.Selâm ve sevgiyle.
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta