Merhaba şiir dostları,
Efendim, merhabalar olsun... şiiriniz yine bol olsun dilerim...
Sitelere girip üye olduktan ve yayına başladıktan sonraki ilk anlarda, üyelerin ve saygın yöneticilerin yorumunu almak, birilerinin benim şiirimi okuması, benim için bir olaydı...
Bunu ilk kez yaşamaktaydım... Çünkü, asla birilerinin yüzüne karşı şiir okuma gayretine tepki alamazdınız, çünkü sizi beğenmek zorundalardı, çünkü sizin sözlerinizin onların söyleyebileceğinden daha öz ve hoş olmasına katlanmalıydılar... Belki de tipimizi bile sevmek zorunda kalacaklardı bir şiirimizi beğenmek için...
En sonunda da bir yöneticilik daveti aldım; artık kendimi düşünmek zorunda değildim, bundan alıkonulmuştum da... Peki, şimdi başkalarının şiirlerini okuyabilecek ve yorumlayabilecek sabrı nasıl gösterecektim? Kaldı ki; bir görevi üstlenince, onurunuzla sürdürme gereğini de gözardı edemezdiniz.. Bırakıp kaçamazdınız, öyleyse yorum başlamalı, kendi şiirlerim ikinci plana atılmalı idi.
Ancak bir yandan da, hem site üyeliğinden gelen ve hem de halka açılmışlığımın getirdiği cesaretle, şiirlerimi cesurca yayınlamalı, negatif veya nötr (yorumsuzluktan) korkmamalıydım... Site yöneticiliği zaten bunu asla engeleyememişti...
Yöneticilikle birlikte giderek anladım ki; arada bir başkalarının şiirlerini okuyarak, kendi şiirlerimin kalitesini farkediyordum; bir tür geri-bildirim olduğunu böylece anlayıp, hiç beklemediğim bir yararını görüyordum...
Sadece bununla kalsa iyi; dahası, birçok yeni başlayan arkadaşımızın, işin başında gerçekten de bırakın şiirlerinin okunmasını, yorum yapılmasını da(duygularının tam olarak aktarılıp aktarılmadığının geri-bildirimini) bizlerden beklediğini gördüm...
Böylece, bir başka görevin vesilesi ile, başkalarının da bir şiir dünyası olduğunu, onların karşılıksız bir tür hizmet beklediğini anlamış oldum.. Kendi şiirlerimi hep ikinci derecede düşünmek, onlara yazdığım yorumların ardından kendimkileri yayınlayabileceğimi görmüştüm.
Size bir sır gibi gelecek ama, şunuda ifade etmek gerekir ki; bu hareketim tüm şiir dostlarıma, alçakgönüllü bir yapıyı sergilememe imkan tanımıştır.
Ve inanın ki; alçakghönüllü bir şaiiri okumak kadar da zevkli başka bir okurluk yoktur. Çünkü onun alçakgönüllü o küçük dünyasında şaşırtıcı bir hazineyi barındırması olasılığı çok yüksektir.
bol zaman ayırırsanız şiir okumaya, yazacak çok şeyiniz olduğunu göreceksiniz!
Bol okurlu günler dilerim.
Saygılarımla...
Orhan Tiryakioğlu (Orhanti)
http://www.antoloji.com/orhan_tiryakioglu
Kayıt Tarihi : 27.8.2008 13:50:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Antolojiye üye olmuş ve çok farklı bir dünyaya adım attığımı anlamıştım.. İşte tam o sıralarda grupsal bir mucize oluverdi; bir grup üyeliği daveti almıştım; başkalarının şiirini okumak, o kadar kolay bir başlangıç değilmiş, onu gördüm... Saygılarımla.

Farkında mısınız bilmem!.. Resmiyeti kaldırmış, daha çok dostluk havasına bürünerek yazabilmenin cesaretini kullanmaya başladım.
Neden Önce Kendi Şiirim..!..
Ne yazık, yaşadığımız dünyada bizleri eğitirlerken gizliden gizliye önceliği hep kendimize tanımamızı da öğrettiler. Bir baltaya sap olmayı.. bir gruba önder olmayı.. baş olmayı, önerdiler, bizleri beygirler gibi yarıştırılarken!.. Doğuştan insanın egosunda var olan gizil niteliğimizi gündeme getirirlerken hoşgörüyü, sevecenliği, ortak paylaşımı, saygınlığı ve dahası hoş görüyü öğrenmemizi ıska geçtiler. Bu konularda kısmen başarıya ulaşan insanlar kesinlikle kişsel çabalarının sonucu başarıya ulaşmışlardır.
Durum neden böyledir?
İnsanın uygarlığında, bir doğadan kopma söz konusudur. Toplumsal yaşamımız bir zorunluluk doğurur. Bu nedenle toplumun her otoritesi eğitimde önceliği [insandan nasıl yararlanması gerektiği] konusunu düşünerek, kendi amaçları doğrultusunda işlemişlerdir. Birlikte yaşamanın, toplumsal yaşamın anlamı, topluma zorluk çıkarmak değil, toplum çıkarlarını gözeterek onlara uyum göstermektir aslında.. ancak insanı öyle bir şekle soktular ki onu bir makina, yararlanılması gerekli bir eşya yerine koydular.
Bu nedenledir ki, insan önce kendisini düşünür, kendisini beğenir, kendisini sever oldu..
Başarılı ve özlü yazınız için, düşünclerinizi paylaşımınız için teşekkür ederim.
Renkler ve Yaşam
TÜM YORUMLAR (2)