Sular çiçek açtı gönül bağında,
Her adım başına kondu çeşmeler.
Şırıl şırıl akıp yaz sıcağında,
Susayana bir can sundu çeşmeler.
Güvercinler muhabbete alıştı,
Su başında yavuklular buluştu,
Bir tas suyu iki âşık bölüştü,
Bu devran sürecek sandı çeşmeler.
Billur gözelerdi kaynağı suyun,
Şavkını taşırdı güneşin, ayın;
Yolunu gözledi bir kuru çayın,
Derin bir hüzünle dondu çeşmeler.
Yüzüne yansımış taşın çilesi,
Duaya durmuştur kırık lülesi,
Bu sessiz çığlığı kimler bilesi?
Âh ile tutuştu, yandı çeşmeler.
Boynu bükük kitabesi bir yanda,
Mahzun tuğrasının acısı canda…
Perişan hâlini gördüğüm anda,
Gözlerimde yaşa döndü çeşmeler.
Kayıt Tarihi : 27.10.2009 21:24:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İki arkadaşımla İstanbul/Balat sırtlarındaki vakıf eserlerini ziyaret ederken gördüğüm tarihî çeşmelerin mahzun hâli, bana bu şiiri ilham etti. Bu çeşmelerden su akıyor olmasını ne kadar isterdim. İlgili ve yetkili kişilere arz olunur.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!