Mahzendeki Duygular
Başım ağrıyor güzelim,
Hücremin duvarlarında köhne
siluetimden.
Çırpınan duyguların ortasında,
çırpınıp duran
bir ışık huzmesi ile,
halleşmek geldi içimden.
Sigaram söndü elimde,
yüreğimle yaktığım.
Figanımla örttüm hasretimi,
çilelerle uyandım.
Bir zemheri ayazında yandı
sızılı sevdalarım.
Kaybolup gitti kahpelikler korosunda,
türkülerim.
Bir senin sesin yankılanır
hücremin duvarında.
Kaybolur
uzaklarda hissettiğim,
derin düşüncelerimde.
Şimdi arsızlaşan umutlarda /desen desen
biçim alan sensin.
Sana düşkünlüğümü bilmesen de.
Gözyaşlarım desen gülde,
hayalimdeki yüzün, gül desende...
Bu bir tesellidir güzelim,
bir tek tebessüm edip, gülmesen de...
Kahredişini yaşadım; kaybedişin.
Hayallerimi terk eden ümitlerimle,
yıkarken ruhumu kendi elimle.
Bir küçük kıvılcım kaldı belki,
tükenişin bitiminde.
Tükenişten varlığa yönelmenin
sırrı sende.
Çünkü hiç gülmedi yüreğim,
ben gelende sen gidende.
İşte hayat mahzeninde
sancılı türkülerim.
Hepsi küflenen bir sevda,
eriyen bir ömür için.
Göğe açılmayan kapıların,
kırık kilitlerini kim tutsun,
kim açsın umut alemine yolumu.
Sevda sahralarına inip,
mecnunu dinledim.
Bir Leyla kesildi insanlık,
ayrı kalınca inledim.
Boran olan bir dağ gördüm,
Ferhat durur başında.
Şirin’ e ulaşmak için,
isyan eder külüngü.
Var mı gönlümün
umut diyarına gidebilen bir yolu.
Var, desen de nafile,
gelmem mümkün değil ki,
Kaderim bağlamışken, ayağı kolu.
At beni göğsünde tutma,
Derdine küskün oldum, heey Anadolu...
Kayıt Tarihi : 22.12.2005 11:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)