Karanlıkta, içimdeki karanlığa kapandım.
İçimdeki kandırmaları da kaldıramadım.
Kaldıkça kaldım bu karanlıktaki matemimle.
Kılpayıyla kestim kararmış ışıklarımı.
Sonbahardan düşmüş cılız sesler işitiyorum.
Hiçbir enstrüman geri getiremiyor artık eski hislerimi,
Artık güneş doğmuyor bulanık gören gözlerimde,
Kardan adam bu yüzden mi dönüştü buzul adama?
Hayalleriyle gömülüyor artık pesimist karlar altında.
Umut artık güneşe değil bir yağmura yol aldı.
Zaman eriyip gidiyor sabahların doğmadığı yollarda
Bir rüzgar eritiyor duygularımı alevlenen kollarımda
Bir günaha dönüşüyor yazdıklarım gecenin sonunda
Esir kalıyor gülümsemelerim içimin sonsuzluğunda
Bir bir yazsam derinden özlenen duyguların notalarını
Gökyüzünün maviliği içime muktedir olsa bile
Ben içimi senin gözyaşlarınla en derin karanlığa boğarım,
Bir ayaz gelse içimi söndürmeye muktedir olsa bile
Ben içimi yakan gözlerinle dünyayı mihr'e boğarım.
Bir yol var, attığın adımların izleri ile dolu olan
Uzaktan izler beni karıncalanan ışıklar,
Gözlerindeki ışıkları uzaklarda bıraktığından beri,
Yakından yankılanır ağlayan keman sesin,
Sesini gönüllen duyup gönlümde sakladığımdan beri.
Gönül oldu mu tek cümlenin mânâsıyla beyaban,
Rüzgarda titreyen bir mumun ışığında gördüm simanı,
Gölgesinde sarıldım sana olan yağmurlu hasretime,
Bakışlarını ve kokunu sırtıma alıp gezesim gelir dünyayı.
Dönüp dolaşıp yine gözlerine denk gelsem her şeyimle.
Simanın enkazında kalmış bir depremzedeyim.
Sararmış sayfalar tek tek gözlerimden akıyor
Bir yıldırım düşmüş çehreme, içimi saklıyor
Ömür gecenin sularına akılıp usulca gidiyor
Gönlüm mihrimahın döngüsünde kayboluyor
Gece sigaramın cızırtısını duyacak kadar sessiz
Ellerim gezinmiş sanki tüm evreni ellerinle
Gözlerim takılmış uyuyan kapalı gözlerine
Düşlerim koşmuş hep saçına çarpan güneşe
Sabaha kadar konuşur gibi gök dolu kalbinle
Mesafeleri gözlerinden alıp dökebilmek kağıda
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!