Mahsum Geyik Şiirleri - Şair Mahsum Geyik

Bir yangındır seni sevmek.
Direnmektir;
Puşta, namussuza göğüs germektir.
Çelişkidir;
Fıratta coşmak, diclede susmaktır.
Zehirdir;

Tuzlu su içer gibi
İçtim gözlerinde hasreti
Süzüldükçe bağrımda alevlendi
Kızıl bir cehennem sıcağına döndü içim
Ya sensizliğin ateşinde yak
Ya da vuslatın zehri ile öldür beni

Irak yakın sana varan her yolun
Yalın ayak yolcusuyum
Koynumda hasretin,
Cebimde yamalı umutlarım
Yolundayım.
Pusulamda tüm yönler seni,

Bir söz istiyorum senden sadece bir söz.
Yalan yanlış,mantıklı mantısız,
Ucu nereye dokunur bilmeden,düşünmeden
Sadece bir söz...
Sırların kapısı,dudaklarının arasından
Yalnızca bir söz...

Ömür bir günlük macera,
Uzansam boylu boyunca yollara,
Başı heba sonu heba.
Sığdırabilsek bir ömrü bir güne,
Dünü yarını kalmaz güne.
Asırlar ki yedik bitirdik.

Ay kararmış senden bilirim
Güneş olsam önünde eğilirim
Yıldızlar seyre dalmış
Kıyamet kopsa medet dilerim.

Suskunluğun yankılanır gecede
Bir bakış arar gözlerim
İçimi ısıtacak sıcak bir el
Bir ses duymak ister kulaklarım
Yüreğim umut peşinde
Sensizliğin içimde sen nerdesin

Nazlı çiçeğim, ela gözlüm, yürek bağladığım...
Susamışlığım, susadığım...
Suskunluğum, haykırışım...
Çölüm, ummanım...
Umduğum, umudum...
Yangınım, yanışım, ateşim, kül oluşum...

Yanık bir türküdür hasretin,
Yusuf yüzlü çocuğun dilinde.
Kenan ilinde özlemi Yakup'un,
Züleyha kalbinde Yusufi sızı...
Toprağa hasret bulutun gözyaşları,
Ve susuzluğudur toprağın bir damla yağmura...

Hasretin hazin bir yoldur bana
Sular tersine akar
Göğe yükselir yağmurlar
Ve kurşun yağar semadan

Hasretin hazin bir yoldur bana