gündüz bu şehrin sokakları
bir mahşer-i ekber
gece caddelerinde
in-cin ve yalnızlık kol gezer
gündüz
sokakları kalabalıktan geçilmez
işitilmez sesi hayatın
kulak gürültüden künhüne ermez
bu şehrin sokakları gündüz insandan
geçilmez
gece
uyku kefenine bürününce
karanlığın işgali başlar
işgali başlar
beton yığını binaların
sessizlik
perde olur önünde durur sezin
sadece sessizliğin sesi
sadece ıssızlığın kalabalığı
sadece karanlığın kasveti
kalır her köşe başında
soğuk gölgeler rakkase durur
bütün tablo
muharebe meydanı bir manzara
çöp kokusu
beyninde zonklar insanın
uçuşan kağıtlar
savrulan çirkeftir
bîkezliğe devredilirken
bulvarlar
kan sızar her yanından insanlığın
cânlıya dalalet
kedi ve köpekler
canavar sesi gibi duyulurlar
geceler yağmur gibidir
şehir makyajlı kadın
gece yağmur misali
alır götürür makyajını
ardından zamanın bıraktı kalır tende
gecenin esaretini için ben varım
birde boyasız binalar
sabaha kol kola çırakırız
Kayıt Tarihi : 10.3.2005 17:48:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

bir mahşer-i ekber
gece caddelerinde
in-cin ve yalnızlık kol gezer
antolojideki birçok şiir; basit, normal ve bazıları kaliteli bir aşk kokmakta. aşk derken sadece karşı cinse duyulan (bay-bayan) aşkları kastettim. Sizin şiirlerinizdeki aşk başka; anlayana...
Birçok şairimiz sevgilisinin saçlarını, gözlerini şiire aksetmekle uğraşadursun, siz gece mahşerlerini şiirinize resmetmenin gururunu yaşıyorsunuz kanaatindeyim.
Tebrikler...
TÜM YORUMLAR (1)