Düşündüler…
Aslan yaşlanmış,
Yaralı ve yorgun,
Toparlanmadan,
Toplanıp,
Saldırmalı.
Öyle de yaptılar…
İngiliz’i, Fransız’ı,
Sırtlanların en amansızı.
Avustralyalı,
Yeni Zelandalı.
Hindu’su, özentisi,
Karınlarına vurmada ayaklar,
Gayret vermede üzengisi.
Yaralıya bilenen diş, sırtlan dişidir
Ve her zaman liderleri dişidir.
Stratejileri vardı…
Kolay olacak diyorlardı,
Kolay olacak
Gemiler boğazdan geçip,
İstanbul’da duracak
Bunu gören Türkler
Derhal teslim olacak.
Bir çırpıda boğazdan, seğirtti hülyalarda,
İstanbul’u çok kolay kuşattı rüyalarda,
Seyit onbaşı dürtüp, ayılttı deryalarda.
Lafla ekin biçilmez, Çanakkale geçilmez.
Gerçi,
Güçte oran yoktu,
Lakin
Yürekte de öyle.
İlk günden ölüm tükürdü medeniyet…
Elli kiloluk Mehmet,
Tonlarca kurşun yuttu.
Sağ kalanlar siperde,
Öfkesini uyuttu.
Sustu tabyalar…
Yüklendiler boğaza,
Sevinçle müttefikler.
Gürledi suskun toplar,
Çaktı eski tüfekler.
Yeniden,
Yeniden çekildi tetikler.
Ve…
Gerçek oldu,
Nusret’le desteklenen,
Seyit’in umutları.
Düşman, nihayet anladı,
Tozlanacaktı botları.
Selam durup Mehmet’e, dost olan geçer tabi
Zalimler, hayâsızlar elbette boylar dibi.
Çanakkale boğazı, küffar boğazı gibi,
Her lokmaya açılmaz, Çanakkale geçilmez
Hünkâr,
Başa,
Paşa yaptı Liman’ı.
O da ilk iş,
Terk etti kıyıları, limanı.
Gelibolu’nun içlerine
Çekildi, şanlı ordu.
Birer avuç gönüllü
Küçük koylarda durdu.
Yahya çavuş ve Mehmet’ler,
Siperlere gizlendi.
Gülle yağdı, tepeler
Üstlerine düzlendi.
Daha sonra bir gemi,
Karaya alın çaktı,
Yırtılan pis karnından,
Binlerce asker aktı.
Yahya ve askerleri Ertuğrul’da durdular,
Cephaneleri kadar İngiliz’i vurdular.
Her mermiye bir ceset, bu ne sırdır? Sordular.
“Beyt-ül mal bu saçılmaz, Çanakkale geçilmez”
Altmış dört şehit,
Binlerce ceset,
Bir avuç can, bir tufan önünde set.
Bir tarafta;
“hadi oğul hadi git, ya gazi ol ya şehit”
Diyen anaların evlatları.
Diğer yanda,
Maceraperest,
Modern dünya cellâtları.
Dünyanın karşısına dikildi, üç er, beş er,
Demir, çeliğe karşı etten, kemikten beşer.
Allâhu ekber deyip, vurdular, üçer, beşer.
Azrail’den kaçılmaz, Çanakkale geçilmez
Binlerce kayıp verip,
Kıyılara tutundular,
Türkler teslim olacak,
Dediler avundular.
Seddülbahir, Kilitbahir,
Kanlı sırt, Bomba sırtı,
Kireç tepe, Alçı tepe,
Arı burnu, Anafartalar,
Bilinir oldu her dilde.
Kan tadı bıraktı,
Söyleyen dilde.
Kum torbalar dağıldı, şühedadan siperler.
Tüfekten çok, top ile parçalandı neferler.
Toprak, su ve havaya karıştı şehit erler.
Sular kanlı, içilmez, Çanakkale geçilmez.
Siperler yıkıldıkça
Daha dik oldu başları
Çoğunun susuzluğuna
Yetişti gözyaşları.
Kimi idrar içti kimi kan.
Derelerden akan,
Bayrak rengi asalet.
Solunansa,
Bir oksijen, bir kurşun,
Bir oksijen, bir kurşun.
Orantısız rakipten, kat kat daha beteri,
Genç bedenleri sağdı, amansız dizanteri.
Çoğu tetik çekmeden, döktüler ecel teri.
Aş sinekten seçilmez, Çanakkale geçilmez.
Gerçek…
Kale yıkıldı,
Çanak kan doldu,
Ay baktı, burkuldu.
Yıldız ürktü, aya sokuldu.
Görüntü, kana nakşoldu,
Bir bayrak, al bayrak
Böyle doğdu.
Fetihten kalma öfke, sağdı Çanakkale’de,
Lakin yılanı Mehmet, boğdu Çanakkale’de.
Bir bayrak ve bir lider, doğdu Çanakkale’de.
Çanakkale geçilmez, Çanakkale geçilmez.
Kan aktı, ölüm aktı,
Ruhlar yerine varmadan,
Yeni canlar cepheye aktı.
Ne can alan, almaktan,
Ne de veren, vermekten bıktı.
Nihayet,
Demir, çelik def olup gitti.
Sanmayın ki savaş bitti…
Yıllar sonra Atatürk’ün hitabı,
Barışı inşa etti.
“Bu topraklarda kanlarını döken kahramanlar,
Mazimize değer katıyorsunuz.
Huzur ve barış içinde uyuyunuz,
Çünkü Mehmetçik ile yatıyorsunuz”
Ve analarına,
“gözyaşlarınızı dindiriniz,
Onlar artık bizim evlatlarımız
Bağrımızda yatıyorlar,
Bunu içinize sindiriniz”
Kurt kurda şerlik eder, etmez koyun koyuna.
Anzaklarla yatıyor, Mehmet koyun koyuna
Şerlik eden kurtların, umutlarını Mevla’m,
Sonsuza kadar gömdü, bak Ertuğrul koyuna.
Kayıt Tarihi : 26.12.2009 18:11:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
GÜLCE EDEBİYAT AKIMI NAZIM TÜRÜ:BULUŞMA ********************************** 1-HECE-SERBEST Tartışma ve kavgalarına son veren bir nazım türüdür. 2-Hece vezni ile serbesti, bir şiir bünyesinde buluşturmaktadır. 3-Oluşumu şöyledir: - - - - (Dörtlük: hece vezniyle yazılmış) ................................... ................................................ .............................. ............ ......................(Serbest mısralar-mısra sayısı şairin isteğine bağlıdır.) Yani; -(Hece vezniyle yazılmış dörtlük) -(Serbest mısralar) VEYA BUNUN TERSİ DE OLABİLİR -(Serbest mısralar) -(Hece veniyle yazılmış dörtlük)

Not.sayfama onur veren dörtlüğünüz ve güzzel yorumunuz için teşekkür ederim saygılarımla
Sevgili kardeşim : İhsan Ertem,
İster serbest ister hece ile yazılsın bir metnin şiir vasfını kazanabilmesi için şiire uygun bir tema ve etkili akıcı ve sanatsal bir söylem gerekir., bu açıdan bakıldığında mansure ve manzume karışıml bu eseriniz Beğenerek ve saygı duyarak okuduğum bir şiir olmuş. Tebrik ediyor ve başarınızın daim olmasını diliyorum.
Yuvanızda huzur ve mutluluk , yüzünüzde sevinç tebessümleri hiç eksik olmasın, Kaleminizin her dem kudretli ve ilham yüklü olması dileklerim ile birlikte kardeşimin sayfasına Dokuzuncu Tam Puanı bırakıyorum.
Her şeyin en güzeli sizi ve sevdiklerinizi bulsun efendim.
Sevgi ve saygılarımla.
Dr. İrfan Yılmaz. TEKİRDAĞ.
Yüreğiniz hiç susmasın. Sevgilerimle.....
TÜM YORUMLAR (34)