Oy leylim,
Can leylim,
Dost leylim,
Oyy leylim leylim..
Nasıl diyeyim?
Ne diyeyim?
Mahpushane düşleri kurarım şimdi..
Üç gün sonra götürecekler beni..
Ellerimde kelepçe,
Yürürüm ağır ağır adımlarla,
Dört duvar arasına,koğuşuma..
Sol yanımda iri memeli gardiyan.
Sormaya cesaret edemez asık suratımdan,
Ah bir cesaret bulsa diyecek,
“Niçin düştün buraya, can kurban? ”
Oy leylim,
Can leylim,
Dost leylim,
Oyy leylim leylim..
Nasıl diyeyim?
Ne diyeyim?
Ne diyeceğimin düşlerini kurarım şimdi.
Üç gün sonra götürecekler beni…
Ne hırsızlık,ne dolandırıcılık,
Ne fahişelik,ne de cinayet,
Aşk yüzünden düştüm diyeceğim,
Aşk yüzünden…..
Aşk için kendimi feda etmekten…
Düştüm diyeceğim….
Daha çok şey diyeceğim koğuşumda.
“Sen sarı saçlı,dudakları boyalı dilber,
Beyoğlu’n da,İstiklal’de,köşe başlarında,
Gel yatağıma demedik,cebi dolar dolu adamlara.
Sen başı yazmalı,elleri kınalı gelin,
Namus uğruna adam vurmadık.
Ya sen,kıvırcık saçlı,kara kaşlı esmer kız,
Beraber pankart açmadık,
Polis dayağı yemedik,işkence görmedik,
Mitinglerde slogan atmadık diyeceğim..
Sözüm size değil,dudakları boyalı sarışınım,
Başı yazmalı gelinim,kıvırcık saçlı,kara kaşlı militanım,
Kınamıyorum,sizleri seviyorum,
Yaşam savaşıdır verdiğiniz biliyorum…
Ben aynı sebeplerden düşmedim,
Aşk yüzünden düştüm diyeceğim,
Aşk yüzünden…..
Türküler söyleyeceğim…!
Oy leylim,
Can leylim,
Dost leylim,
Oyy leylim leylim..
Nasıl diyeyim?
Ne diyeyim?
Mahpushane düşleri kurarım şimdi..
Üç gün sonra götürecekler beni..
Parmaklıklar ardından,
Maviliğini gördüğüm gökyüzünün,
Mahpushane düşleri kurarım..
Görüş günlerimde,
Kim gelir acaba?
Kim sorar hatrımı,
Kim getirir bir paket sigara,
Bunun hesabını yaparım..
Yıllardır uykusuzum,
İlk günler uyurum günlerce ranzamda,
Unuturum..
Ya sonra.!
Kırk sekiz saat sonra,
Yetmiş iki saat sonra…
Ne yaparım!
Şiir mi yazarım sayfalar dolusu,
Mahpushane şiirlerimi yazarım özgürlük adına?
Oy leylim,
Can leylim,
Dost leylim,
Oyy leylim leylim..
Nasıl diyeyim?
Ne diyeyim?
Mahpushane şiirleri yazarım şimdi..
Üç gün sonra götürecekler beni..
Ama ……
Nazım gibi adına yazabileceğim bir eşim yok ki..!
Sevdiklerime yazarım ben de…
Aşklarıma yazarım..
Sevdalarıma yazarım..
Platonik aşklarıma yazarım..
Yazacak o kadar çok sözüm var ki..!
Ah..! Bir de o dört duvar arasına girdim mi,
Neler yazarım neler?
Aşk uğruna buradayım derim örneğin..
İhanete uğradım,kandırıldım derim..
Vefasız çıktı,batırdı beni derim sevdiklerim.
Hem sevdi,hem öptü dudaklarımdan,
Hem de batırdı derim..
Bunun için buradayım derim…
Oy leylim,
Can leylim,
Dost leylim,
Oyy leylim leylim..
Nasıl diyeyim?
Ne diyeyim?
Mahpushane türküleri söylerim şimdi..
Üç gün sonra götürecekler beni..
“Baba kerpiç evden aldım zulamı,
Gurbetmi yoksa burası sılamı,
Yitirdim yollarda göçek bağları,
Erir içim erir erir kan gider…
Düşmüşüm ardına yıllar boyunca,
Söylerim sevdamı diller boyunca,
Elimde kelepçe kollar boyunca,
Mahpuslarda yata yata gün gider..”
“Gün gider mi,saymazsam,
Gün gider mi ağlamazsam? ”
Oy leylim,
Can leylim,
Dost leylim,
Oyy leylim leylim..
Nasıl diyeyim?
Ne diyeyim?
Mahpushane düşleri kurarım şimdi..
Üç gün sonra götürecekler beni..
Parmaklıklar ardından,
Maviliğini gördüğüm gökyüzünün,
Mahpushane düşleri kurarım..
Yazarım,yazarım sayfalar dolusu,
Özgürlük adına,aşklarım adına dedim ama,
Ya kalem bulamazsam,ya kağıt bulamazsam yazmaya?
Duvarlara yazarım ben de…
Altı renk pastel boya götürürüm yanımda,
Ne olur ne olmaz,renk renk,altı renk..
Gökkuşağı renklerini tamamlamasa da,
Yazarım ben onlarlarla..
Kırmızıyla güneşi anlatırım,sıcaklığını anlatırım,
Sarıyı da eklerim arasına,turuncu olur..
Sarıyı sevmem aslında,dert rengidir….
Kırmızıyla karışınca,
Özlediğim sıcaklığı verir nasıl olsa….
Maviyle denizi anlatırım..köpüğünde temizliğimi,
Durgunluğunda sadeliğimi,enginliğinde hayallerimi,
Ufkunda geleceğimi düşlediğim,
Denizi anlatırım…
Dalgasında yaşam savaşımı,kayalarında haykırışımı,
Limanında tutsaklığımı,sahilinde yakınlığımı,
Derinliğinde kayboluşumu gizlediğim
Denizi anlatırım….
Oy leylim,
Can leylim,
Dost leylim,
Oyy leylim leylim..
Nasıl diyeyim?
Ne diyeyim?
Gökyüzünü anlatırım ya da…
Yıldızlarında özgürlüğümü,bulutlarında yaşam yükümü,
Karında üşümüşlüğümü,uzaklığında sürgünlüğümü,
Karanlığında ölümümü düşlediğim,
Gökyüzünü anlatırım..
Yağmurunda gözyaşlarımı,fırtınasında kavgalarımı,
Yıldırımında aşklarımı,Ay’ında saklanışımı,
Güneş’inde sıcaklığımı gizlediğim,
Gökyüzünü anlatırım..
Oy leylim,
Can leylim,
Dost leylim,
Oyy leylim leylim..
Nasıl diyeyim?
Ne diyeyim?
Yeşili unutmak istemem bu arada..
Ormanları anlatırım,dağları anlatırım onunla,
Balta girmemiş ormanları,
Bir başıma şelalerinin akımına kendimi bıraktığım ormanları..
Adını bilmediğim böceklerin,yılanların,çıyanların,
Aç kaldığımda yediğim yaprakların,otların,
Tenimi yırtan çalıların var olduğu ormanları anlatırım..
Yeşilliğini anlatırım,yeşilin verdiği huzuru anlatırım..
Kahverenginin yanar dönerliğini anlatırım sonra,
Yaşamla ölüm arasında,
Siyahla kırmızı arasında,
Kararsızlık gibi,düşüncelerim gibi,düşlerim gibi..
Kahverengiyi anlatırım,
Asla yıkılamayan ağaçların gövdesi gibi,
Ben gibi…
Oy leylim,
Can leylim,
Dost leylim,
Oyy leylim leylim..
Nasıl diyeyim?
Ne diyeyim?
Siyahi anlatırım son olarak,ölüm gibi,
Derin bir uykuya dalmak gibi,
Bayılmak gibi,boğulmak gibi…
Siyahı yazarım mahpushane duvarlarına,
Ölümü yazarım,yokoluşu yazarım,
Dudakları boyalı sarışınım gibi,
Elleri kınalı,başı yazmalı kadınım gibi,
Kara saçlı,kara kaşlı kızım gibi..
Ölümü yazarım mahpushane duvarlarına,
Karanlık gibi….Ölümüm gibi…
Ağıtlar yakarım…Ağlarım…
Oy leylim,
Can leylim,
Dost leylim,
Oyy leylim leylim..
Nasıl diyeyim?
Ne diyeyim?
(27.07.2004-Yalova- 06:04)
Nazife AbaylıKayıt Tarihi : 27.7.2004 17:13:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Nazife Abaylı](https://www.antoloji.com/i/siir/2004/07/27/mahpushane-dusleri.jpg)
Başparmaklarımı bağlayıp birbirine
bileklerime
parlak çelik
adına kelepçe dedikleri
iki halka taktılar
Suçumu sordular
yurdumu sevmek dedim
Suratıma şamar şamar
sırtıma yumruk yumruk indi elleri
dizkapaklarımda hala duyarım tekmeleri
Sözde beni senden koparacaklardı
Başaramadılar.
28/5/1978 Metin Yaltı
Saygılarımla
rrakdora
TÜM YORUMLAR (19)