Keş Dağı’nda kurulan kara pusu, kar üşür,
Yürekleri kavuran, yakan yıkan nâr üşür.
Kardelen ayazında gönüller yandı eyvah!
Ötelerden bir nida “Muhsin’imi sar” üşür.
Fetih gönülde başlar, gönüller kabarmalı,
Kabaran duyguların yatışması fetihtir…
Feth-i mübin zikriyle ‘Fettâh’a yalvarmalı,
Kol gücüyle duanın bitişmesi fetihtir.
Ak Şemseddin Fatih’e gönül gözüyle baktı,
—Gönül insanı Fethi GEMUHLUOĞLU’na rahmet dualarıyla…
Sonsuzluğa vurgun sevdalar vardı,
Hakikat doğuran rüyalar vardı.
Susması nasihat, duruşu fikir,
Hırçın dalgaların pembe şafakta,
Islak kayalara vurmasıdır aşk.
Mutluluğun gonca gülde, zambakta,
Boy verip gönlümü sarmasıdır aşk…
Hasreti dağlara sürmeli elbet,
Gönül düştü aşk oduna
Ocağımı kül eyledi
Ermek için muradına
Gözyaşımı sel eyledi
Hasretiyle yandı sine
İç yakan ayrılıklar gelişinle son bulur,
Bir bahar esintisi yaşatırsın âlemde…
Yolunu gözleyenler, gülüşünle can bulur,
Şu Ramazan iklimi gül açtırır sinemde.
Zamanın akışında onca kış, bahar biter,
Mevsimler boyu yağan baran biter, kar biter.
Firakı derdest edip ümide aç sineni,
Yüreğini kavuran ateş söner, nâr biter.
Vuslatı düşlediğin kadim sevdalar nerde?
Aşk dolu duyguların bir nefes uzağında,
Yepyeni cemrelerle uyanıyor baharım…
Hıra’ya selam duran özlemlerin dağında,
Aşılmaz zirveleri tırmanmaya ben varım.
Hayatın akışında altın bir çağa döndüm,
Ötelere vurulup, kopmayan bağa döndüm.
Yüreğime yağdı da aşkın sırlı rahmeti,
Ummanlara sevdalı coşkun ırmağa döndüm.
Yürekleri sevgi ile yoğurup,
Gülen yüzde gül olandır öğretmen.
İyiliği iyilikle çağırıp,
Duygulara dil olandır öğretmen.
Şehidimin kanı âlimde terdir,



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!