Doğuştan gelgitlere gebe
Bir karmaşanın kavşağında kördüğüm yollar.
Bilinmezlerin gölgesinde,
Çıkmaz sokakların gizeminde,
Yolunu kaybetmekte yollar.
Ürkek bir ıslık dudağında,
Zümrüdüanka Kafdağı’ndan sürgün
Kardelenler karlı dağlarda süzgün.
Sevdalar kara, aşklar güne küskün
Gönüller kurak, yüreklerde hüzün.
Zümrüdüanka elvermiş ya sana,
Sen yıldız o masada,
Ben yapayalnız bu masada
Gönüllerimiz tek yürek ortada.
Birleştirsek ya şu masaları gülüm!
“iki gönül bir olunca,
Samanlık seyran olurmuş”
ÖLÜME GÜLÜMSEYEN FİLİSTİNLİ ÇOCUK
Ölüme gülümseyen Filistinli çocuk!
Umutlar taptaze, umutlar ışıl ışıl
Doğum sancısında ufuk.
Ordusunu toplamakta Süleyman,
Askere yazılma telaşında cümle canlılar
Saat dönülmez adımlarla geceyi bölerken
Hayalinle baş başayım.
Gece sessiz,
Gece kimsesiz,
İçimde pespembe bir mutluluk
Uyumayan bir benim
SAÇLARINLA SAR BİZİ
Saçlarınla sar bizi
Saçlarınla ört bizi
Saçlarına saklanalım,
Kimseler bulamasın bizi.
Bugün günlerden Cuma
Üstelik mübarek ramazan.
Varsam nazlı yârin kapısına!
Desem ki: Bir nazar kıl,
Bir tebessüm et Allah rızasına!
Sevaptır sevdam
Sana çıkıyor içimde tüm yollar
Alev alev, kor kor yangın yüreğim.
Sende hayat buluyor tüm umutlar
Köz köz parlamakta gönül ateşim.
Sana akmakta ruhum akın akın
SEN GÜLÜMSEYİNCE
Sen gülümseyince
Gözlerin doğmakta
Gönül coğrafyama.
Gölgeler yitmekte
Kalbimin en kuytularında.
Bahar dalında gülen gonca çiçek,
Uğurlar getiren uğurlu böcek,
Aşkınla sarhoş masalsı gelecek,
Hep bahar, hep yaz her dem seni sevmek.
Mavinin engin gökyüzü hülyası,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!