Alışamadım...
Her yerde seni ararken, usulca,
Etrafımda anımsadığım senlere alışamadım.
Zihnim artık pes edip, susunca,
Ben ne sana ne sensizliğe alışamadım...
İşte geçti artık...
Dindi göğsümdeki fırtına.
Göz yaşı denizlerimde kalan yalnız bir batık,
Ve ben kan kusan gözlerimle baş başa...
Yangın yeri yüreğim,
Bilirsin,
Kulaklarımda çınlayan sesini...
Ve hala ciğerlerimde dolaşan nefesini...
Sen bilirsin...
Yaz güneşim gibisin,
Nasıl da yakar tatlı tatlı, bilirsin.
Ne vakit küstü kapı gıcırtıları?
Çalmıyor artık zilimdeki ince tını...
Boş duvarlarda kendimle oynadığım saklambaç,
Yakındır ben bile terk edecek beni...
Bana kalacak bir kaç parça anı,
Ve döneceğine dair bir kaç kırıntı,
Şem için dönmez isen,
Ne için dönersin..?
Gerçek aşık değil isen,
Elbet geri dönersin...
Aşığım, geçtim aşkın her boğumundan.
Hem Pervane oldum hem Şem...
Döne döne yandım yarin endamından,
Aşk eritti beni dem-i dem...
Ne vakit küstü kapı gıcırtıları?
Çalmıyor artık zilimdeki ince tını...
Boş duvarlarda kendimle oynadığım saklambaç,
Yakındır ben bile terk edecek beni...
Bana kalacak bir kaç parça anı,
Ve döneceğine dair bir kaç kırıntı,
Döndüm, yandım... Şem için...
Mecnun oldum... Leyla için...
Dağlar deldim... Şirin için...
Leyle kondum... Zühre için...
Eridim durdum... Pervane için...
Canımdan geçtim... Kays için...
Ben seni umdum...
Ana rahminde kabri beklerken umdum.
Ben seni umdum...
Hiç gelmeyeceğini bilirken,
İmkansızı ciğerlerime çekerken umdum.
Ben seni umdum...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!