Bakıp aldanma sakın, sırtındaki çuluna
Neler nasip etmiştir, bilinmez ki kuluna
Gönlünü eylemiştir, kendisinin yoluna
Mağrur olma aciz kul, senden büyük Allah var
Kibir bir çürümüşlük, kalbe kötü saplanır
Kararmış oksit gibi, kalbin pasla kaplanır
Hepsi o gün gelince , aleyhinde hesaplanır
Mağrur olma aciz kul, senden büyük Allah var
Tabağın zümrüt, kaşık altın olsa ne yazar
Sonunda mezarını, hor gördüklerin kazar
Belki nasip olmayacak, o naşına bir mezar
Mağrur olma aciz kul, senden büyük Allah var
Sonun toprak bilesin, orda işlemez gurur
Kul kibre boğulursa, ruhu bedende kurur
İnsanın hoş sedası, bir ömür kalpte durur
Mağrur olma aciz kul, senden büyük Allah var
Her sözünde ben demek, bilesin şeytan işi
Şeytan peşine düşmüşse, iflah olmaz o kişi
Kibrine kapılanın, uzaktan belli olur gidişi
Mağrur olma aciz kul, senden büyük Allah var
Kimler geldi kimler geçti, kimi şah kimi padişahtı
Taptığın yalan dünya, geçici bir ikametgahtı
Hepsinin gittiği yer, sonuçta bir güzergahtı
Mağrur olma aciz kul, senden büyük Allah var
Uslanmayan nefsinden, kör olmuş gözlerin
Şer dolmuş kibirden, meymenetsiz yüzlerin
Pervasızca çıkarken, sanki hançer sözlerin
Mağrur olma aciz kul, senden büyük Allah var
Sen neye güvenirsin, bir nefeslik ömürsün
Sanma bütün malını, tabutunda götürsürün
Gazaba bir uğrarsan, tek gerçeği görürsün
Mağrur olma aciz kul, senden büyük Allah var
Kayıt Tarihi : 31.7.2025 04:24:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!