Yürüdüğüm her yol geleceğime bir tehditken,
Yol üstünde girdiğim tüm sokaklar çıkmazken,
Sis perdesinden önümü arkamı seçemiyorken,
En komiği de; aklım başımda sanıyorken.
Adını duyarım bu sokaklarda ara sıra,
Fark ederim kendimi kaybettiğimi o aralarda,
Ardından açar güneş, belirir gökyüzü,
Bir süreliğine de olsa görürüm önümü.
Bilsem de sisin tekrar belireceğini,
Belki belirmez diye dua ederim,
Görsem de önümü göremeyeceğimi,
Kör taklidi yapmaya devam ederim.
Seçebilirim gittiğim yolları,
Koşabilirim dümdüz patikadan,
Seçemediğim çok az şey var aslında,
Maalesef hepsinde sen varsın.
Yağmurlar yağabilir güneşin ardından,
Karlar düşebilir zamanı geldiğinde,
Ama sisi önleyemem,
Sen her zamansız geldiğinde.
Kovalarım kendimi sürekli,
Kendimin üzerine giderim,
Koşabilirim de aslında,
Ama ben bu sisin içine koşamam.
Zamansız belirir sis,
Elbet bir gün gidecektir,
Umarsızdır ardında kalan iz,
Asla gözümden gitmeyecektir.
Sisin içine dalmak basittir,
Gidene kadar kalırsın içinde,
Zor olan kovalamaktır onu,
Asla gidemeyeceği yere.
Asla gitmesin istedim,
İçinde zaman geçmesin istedim,
Tam da bu yüzden asla içine girmedim,
Kendimi sis bulutuna hükmen mağlup ettim.
Kayıt Tarihi : 28.3.2024 01:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!