Macunlu Çikolata (Öykü) Şiiri - Ulvi Koçu

Ulvi Koçu
183

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Macunlu Çikolata (Öykü)

İstanbul'a gelişlerinin ilk yılıydı. burada yeni okuluna kayıt yaptırmıştı. doğduğu yer Mardin'den sonra ilk defa başka bir şehirden arkadasları olmuştu. ısınamamıştı onlara. biliyordu, iyi çocuklardı ama ayak uydurmaıyordu bir türlü. ne de olsa yabancıydı bu şehre...

okula gittiğinde parası yoktu. evden vermezlerdi. daha doğrusu veremezdiler desek daha doğru olur. çünkü işsizdi babası. köyde artırdıkları bir kaç kuruşla idare ediyorlardı sadece...

o gün Atatürk'ün ölüm yıldönümüydü. okulda tören yapılacaktı. arkadaşları ile beraber sıraya girmişti. törenin yarısı tamamlanmıştı ki öğrencilere bir süre izin verildi. herkes dinlenmek için sıradan ayrıldı. ayrılanların hemen hemen hepsi bakkala ya da tatlıcıya doğru koşuyorlardı. bir o kaldı okul bahçesinde. yaşı sekiz... para vermemişlerdi evden. aslında evinde kumbarası vardı. ama izinsiz acmazdı, açamazdı. sınıf arkadaşları bakkaldan otuz bine macun şeklinde çikolatalar alıyorlardı. çünkü o zamanlar meshurdu macunlu çikolatalar. her çocuğun vazgeçilmeziydi...

parasızlık kötü şey. hele bir de çocuksan gözün hep bir şeylerde kalır. o da çocuktu. arkadaşları gözünün önünde yerken o çikolatalardan, dur diyemedi nefsinin gölgesine. elini birden cebine attığında parası olmadığını farketti. zaten biliyordu parasının olmadığını. isyan etti birden hayata. ve hayata ilk isyan edişiydi sekiz yaşı...

aklına evdeki kumbarası gelmişti. ve biran her şeyi unutup evine gitti. annesine söylemeden kumbarasından para alacaktı. otuz bin lira... eve geldiğinde, bunun sebebini soran annesine 'hiiç öylesine geldim' demekle yetinmişti sadece. ama bilirdi annesi yalan söylediğini. annesi onun herşeyini bilirdi oysa. yalan söyleyemezdi. kumbaradan parayı alacaktı ki yakalanmıştı. görmüştü annesi. sonra bir güzel benzetti. o macunlu çikolataya, anneside otuz bin liraya ağladı. ve içlenerek ekmek alacakları paralaralarının dahi olmadığını söyledi i. yinede dayanamadı, otuz bin lirayı verdi ona. ana yüreği işte...

parayı almıştı almasına ama annesinin söyledikleri aklından çıkacak gibi değildi. tekrar oklula gitmişti. dükkana girip macunlu çikolata alacakken evin durumunu düşündü, elinde ki paraya ve çikolatalara baktı. vazgeçti. tören bitmişti. eve giderken aldığı otuz bin liraya iki ekmek aldı. annesi ekmekleri görünce boynuna sarılarak ' canım oğlum evin durumunu bilip ona göre davranman ancak sana yakışır. ama sana söz paramız olunca sana kutu kutu macunlu çikolata alacağım'. annesinin 'alacağım' sözü bile onu dünyanın en mutlu çocuğu yapmıştı. ve günlerce o macunlu çikolatayı hayal edip durdu öylece...

Ulvi Koçu
Kayıt Tarihi : 5.12.2008 18:35:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


temmuz 2004 hikayemizin kahramanı şimdi 20 li yaşlara geldi. cebinde artık parasıda var ve üniversite sıralarında anlamaya çalışıyor hayatı. fakat o gün bu gündür asla macunlu çikolata yemedi. çünkü macunlu çikolata ona amansız bir göçten arda kalan bir acıdır sadece...

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Neşe Kızılyar
    Neşe Kızılyar

    Sevgili Ulvi gerçekten çok güzel bir öykü okudum olayın finali beni çok duygulandırdı herşey gönlünüzce oldun en içten sevgilerimle

    Neşe Kızılyar

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Ulvi Koçu