Öğrendik sanıyordum; yanılmışım malesef
Muhabbet çırasını yakmayı bilemedik
Gözümüz gördüğünden esef duymalı esef
Âleme sevgi ile bakmayı bilemedik
Kapandıkça Kabil'le aramızdaki o fark
Kurduğumuz düşlere, düştüğümüz hâle bak!
Envai çeşit aşka etsek de kalpleri ark
Gönülden gönüllere akmayı bilemedik
İblisi yılan sayan âlim(!), akıllı(!) kulduk
Hergün aynı delikten defaatle sokulduk
Letafet pazarında sözün özünü bulduk
Münasip lisan ile ekmeyi bilemedik
Han da hakkımız idi, saray da, yaz da... yat da
Hiç ölüm yokmuş gibi yaşadık bu hayatta
Kırk lisan eskitsek de dostluğu izahatta
Kavgadan, nizadan el çekmeyi bilemedik
Tasmadan kurtulunca ipini saldığımız
Acı tecrübe oldu hayattan aldığımız
İblise kulak verip içine daldığımız
Öfkenin girdabından çıkmayı bilemedik
Sadık kalmadan beşer "Kâlu belâ" borcuna
Ne bu keşmekeş biter ne savaş ne curcuna
Alın teri karsak da her amelin harcına
Aşkı asrın burcuna dikmeyi bilemedik
Kin ile kirlendikçe sinelerdeki deniz
Nasıl hergün yanmasın, sızlamasın bu geniz
İnkâr etsek ne çıkar; suçlu sen, ben... hepimiz
Sevginin önünde diz çökmeyi bilemedik
Kayıt Tarihi : 10.6.2025 11:52:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!