Ma'un Sure-i Celilesi. Şiiri - Necdet Erem

Necdet Erem
1570

ŞİİR


16

TAKİPÇİ

Ma'un Sure-i Celilesi.

107-MA'UN:

Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla.

1- Dini yalanlayanı gördün mü?
2- İşte o, öksüzü iter, kakar.
3- Yoksulu doyurmaya önayak olmaz.
4- Vay haline o namaz kılanların ki,
5- Kıldıkları namazın değerine aldırış etmezler.
6- Gösteriş yaparlar onlar,
7-Ve yardımlığı sakınırlar (zekatı vermezler) .

Azim olan şanı yüce Allah doğru söyledi.

________________________________________

Bismillahirrahmanirrahim.
Elhamdulillahi rabbil âlemin vel akıbetülilmuttakin
vesselatu vesselamu ala resulina Muhammedin ve ala alihi ve eshabihi ecmein.
Amin Ya Mu-in.

Din insanlar arasında ahlak, adalet, sevgi, kardeşlik, yardımlaşma gibi insani değerlerin hayata hâkim kılınmasını emreden;
Ahiret inancı ile hayata anlam kazandırıp,
tüm sıkıntı ve zorluklarına rağmen yaşamı yaşanmaya değer kılan ilahi sistemin adıdır.

Allah’a ve ahirete inanlar;
Yaratıp yaşatan, sayısız nimetler ile donatan Allah’ı razı etmek,
Ruhlarında yaratılmış olan ebedi hayat isteğinin tahakkuk edeceği ahiret hayatında
Allah'ın vaad ettiği cenneti kazanmak, cehennemden korunabilmek için özverili olmaları gerekmektedir.

İşte bu sure-i celilede Dini yalanlayanı gördünmü?
Sualinin arkasından insani vasıf ve niteliklerini kaybetmiş,
onu bağrına basıp bünyesinde besleyip büyüten insanlık ailesine karşı vazifelerinden bihaber,
gaflet içinde, mal, makam, servet ve sağlığın vermiş olduğu şımarıklık ile kendisini ihtiyaçsız zan edip, ihtiyaç sahiplerini unutmuş.

İnkâr içinde olduğundan,
Allah’a karşı mesuliyetinin de farkında değil.

Özellikle öksüsüzü sahipsiz zan edip itip kakar.
Kendisinin de bir gün muhtaç duruma düşebileceğini aklına getirmeyip,
yoksulun en temel ihtiyacı olan beslenmesine bile yardımcı olmadığı gibi
başkalarının da bu insani vazifeyi yapmasına fırsat vermez ve yardımcı olmaz.

Dini yalanlayan bu bencillerin yanı sıra,
bir de dine inanıp namazını dahi kılan bazıları vardır ki;

Kıldıkları namazın değer ve öneminin farkında değildirler.
Ya tabii bir ihtiyaç,
Veya geleneksel bir vazife imiş gibi namazlarını kılarlar.
Bir angarya imiş gibi aradan çıkarmaya çalışırlar.

Kıldıkları namazın onlar için ne ifade ettiğinin farkında değildirler.
Hayatlarına anlam kazandıran en değerli dünya ve ahiret sermayeleri,
İzzet, kıymet, lezzet, servet, huzur ve saadet vesilesi olduğunu düşünemezler.

Hatta birileri görsün diye, riya ve gösteriş sebebi yapıp, dünya ve ahiret saadet vesilesi,
cennet ve cemalullah’ı kazandıracak ibadetlerini günah kaynağı haline getiriler.

Veya Allah’ın insanlar arasında muhabbet ve adalet kaynağı olsun diye emretmiş olduğu zekât, sadaka ve benzeri mali yardımları sakınır,

insan onuruna yakışmayan bir bencillik içinde sadece nefsi için yaşayan hayvanlar gibi bir hayat sürüp sonradan da işledikleri suçların cezasını görmek üzere Rablerinin huzuruna çıkarlar.

“EL-İLMU İNDELLAH LAYE-LEMUL ĞAYBİ İLLALLAH.”

Allah dini yalanlama cür-et ve cehaletinden,
inandığı dinin değerini anlayamama gafletinden yerine getirmeme tembellik ve tenperverliğinden muhafaza buyursun.

İnanan, inandığı gibi yaşayan
insan-ı kâmil adına layık kullarından kılması dilek ve temennilerimle.

Necdet Erem
Kayıt Tarihi : 2.2.2011 13:45:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Can Abdullah Yıldırım
    Can Abdullah Yıldırım

    kuranı kerimin özellği bu işte ne kadar yorumlasak o kadar az gelir her ayetinde bir başka anlam var yüreğinize sağlık dost

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Necdet Erem