M e m l e k e t Şiiri - İsmail Soytekinoğlu

İsmail Soytekinoğlu
17

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

M e m l e k e t

M E M L E K E T

bu öyküm sevdiklerini beraberinde götüremEeyenlere armağanım olsun.

Hatırlar mısın gönül? sırtın gerisindeki armut ağaçlarımızı, hani ilyasların çayırının başındaki armutlarımızı.

hani ikimizde çok küçüktük ya işte o zamanları, nasıl hatırlamazsın hayret bir şey, aşk olsun gönül.

hani iki tane kuzumuz vardı senınkinin adı kınalı benimkinin adı sarı kızdı, acıkınca kuzularımızı da alıp gider altlarında hep beraber armut yerdik ya işte o armutlarımız gönül, göçmeden önce en çok altlarında ağladığımız armutlarımız.

hatta benim sarı kız ile senin kınalı sattığımız adamdan kaçıp geliyorlardı armut yemeye, köyümüzde ki son günlerimizde, zavallı kuzularımız sanıyorlardı ki satılmamışlar.

bizde armutları önlerine topluyorduk çok yesinler diye, hala hatırlamadıysan benimle konuşma inan ki kalbimi kırıyorsun gönül.

bak ne oldu dinle gönül, uzun yıllardan sonra gittiğim köyümüzde önce armutlarımız'a koştum, inanamazsın gönül, armutlarımız beni görünce bütün yapraklarını sallamaya başladılar.

yaprak hışırtıları çığlık sesleriydi sanki, onlara sarıldım hem ağlıyor hem kokularını derinden soluyordum gönül.

yıllardır hani bir memleket kokusu hissederdik ya inanılmaz bir şekil de armutlarımızın vucutlarından o koku burnuma doluyordu, ayrılmak istemiyordum, bu gerçek'mi diye inanamıyordum gönül.

armutlarımızın altlarında oturup kendilerine bizde onları çok özlediğimizi, çok hasretler çektiğimizi yılardır unutamadığımızı uzun uzun anlattım gönül.

seninde onlara gönülden çok selamların olduğunu söyledim, bu kadar zamandır gelemediğimiz içinde özür diledim, doğruları söylemeye utandım gönül.

yukarıdan olmuşlarından yanıma iki tane armut düşürdüler inanamadım, armutlarımız bizi af etti diye bu sefer sevinçten ağladım gönül.

o telaştan sonra baktım ki bütün çiçekler etrafıma toplanmış, kimi ağızlarını sonuna kadar açmış gülüyor, kimi gülümsüyor, kimiside dudak bükmüş sevinçten ağlıyorlardı sanki.

yıllardır göğsümüzde ağırlık sırtımızda ağır yüklerimiz var ya gönül? armutlara dertlerimi anlatınca sırtımdan yüküm nasılda hafifledi bir bilsen gönül.

ilk defa yıllardan beri göğsüm sancım adan derin bir nefes almıştım gönül.

Allah'ın hikmetleri çoktur olacak ya yukarıdan yanımıza gelen çoban bir çocuğun kuzuları bizim kuzularımı'za çok benziyorlardı.

çocuğa sen kimsin diye sorduğumda bana ağabey ben sizin kuzuları sattığınız adamın torunuyum, bu kuzularda sizin kuzuların torunlarıdır dedi, bunları nereden biliyorsun dedim.

bana siz köyümüzden gittikten sonra sizin kuzular bizim sürüye hiç karışmamışlar, hep yalnız gezmişler, geceleri de kaçıp sizin kapıda dışarıda yatarmış'lar babam hep anlatırdı, hatta o yüzden bir gece kurtlar ikisini de yemiş, dedi gönül.

işte o armutlarımız gönül, düşünsene gönül kınalı ile sarı kız da bizim gibi kahır ve özlem içinde yaşamışlar, kendi hayalleri uğrunda can vermişler.

demek ki onlar da sevdiklerine kavuşma uğrunda kurtlara yem olmayı bile göze almışlar gönül, işte böyle gönül.

sende umutlarını kayıp etme nasıl olsa kavuşacağız üç günlük dünya ne kaldı ki şunun şurasında biraz daha sabret gönül.

bu yazı ( gönülden MEKTUP var ) adlı kitaptan alıntıdır.

yaşanmış hikayeler
ismail soytekinoğlu.

İsmail Soytekinoğlu
Kayıt Tarihi : 22.11.2008 17:11:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Mehmet Şahin
    Mehmet Şahin

    Uzun süredir antolojiye vakit ayıramamıştım.Nataşa isimli şiirime yazdığınız yorumdan yola çıkarak memleket şiirinize ulaştım.Duyguların dışa vurumunda -hünerden fazlası var hücrelerinizde kutlarım.Benim, gönül isminde dertleşeceğim bir dert ortağım olmadı ama-sürmeli adında bir kuzum vardı ve onunla ilgili anılarımı *küçük çobanla sürmeli kuzu*isimli şiirimde yazmıştım hatırlamama vesile oldun.Kalemin daim olsun...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

İsmail Soytekinoğlu