Ey canı candan öte gök tenli latif kadın!
Ey bana Nazlı gelen, nazdan nazarca adın.
Zuhur-ı aşka düştüm sinemi benden aldın,
Aç kalbini beni dinle şimdi sana bu lafzım!
Hangi yazarlara, hangi şairlere sorayım?
Sana hangi şarkıyla, hangi şiirle varayım?
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
"Sevda", yeni dilde adına "Melankoli" denilen çok tehlikeli bir akıl ve ruh hastalığının eski dildeki adıdır ki, daha ziyade "Kara sevda" diye tesmiye edilir.
"Aşk" , "Işk" kökünden türetilen bir kelime olup, manası da canlı ağaçlara sarılıp onları boğup öldüren sarmaşığa denir.
Hayırlı, meşru, fıtri, makul ve baki muhabbetler dilerim Şahin bey.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta