Ulu çınar ağacı, altında hatıralar,
Film filmdi gözlerimde, hep o tatlı şakalar,
Hiç şaşmayan aynı gün, leylekler şak şakılar,
Akın ederdik o gün, öyle seyre dalardık...
Bu ne canlılık böyle, şiirde nağmelerde,
Bahar gelmiş gibidir, çayırda bahçelerde!
Acep açılan nedir, dupduru gönüllerde?
Yılların örttüğünü, daima hatırlardık...
Haydi, leylek zamanı, seyretmeye gelsene,
Küllenmiş yıllarını, göz önüne sersene,
Son defa hatıranı, nakşetsene her sene,
İlk sayfayı açarak, sonra bir bir katlardık...
Ulu çınar ağacı, geldi leylek zamanı...
Ne gelen var ne giden, hep yaşardım bu anı,
Yazık artık kurumuş, son gönül çağlayanı,
Bugünü bayram gibi, güzel güzel kutlardık...
Gözlerinde hüzün, kirpiklerde gözyaşı,
Hayalimde dinledim, nağmeli şakıyışı,
Tam içimde hissettim, sitemli ağlayışı,
Hayalin denizine, hep buradan atlardık...
Sislerdeki görünen, heybetiyle yükselen,
Asırlar geçse bile, yine gökleri delen,
Nerde şimdi göğsüne, perçinlenip örülen,
Bil ki biz o zamanlar, ölesiye çağlardık!
(27.07.1998 01:00-Adana)
Arif TatarKayıt Tarihi : 25.3.2011 08:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Unutulan bir şiir... Ulu çınar ağacının, tepesi yıldırım düşerek yanmış, bu yarayı leylekler yuva yaparak sarmış... Yıllar geçti... Ulu çınar ağacından eser bile yok artık... Leylekler son yıllarda gelmez oldu... Bazen uzakta, çok yükseklerden geçip giderler...
Arif Bey,
Sizi ve değerli çalışmanızı yürekten kutlarım....Emeğine, yüreğine sağlık....
Başarınızın devamını......kaleminizin tükenmez olmasını diliyorum....Nice başarılara....
Selam saygı sizedir......
TÜM YORUMLAR (29)