Leyle-i Kadr Şiiri - Mecit Aktürk

Bir gece ki; taltifi Rahmân Rahîm Yüce'den
Bin aydan hayırlı ve bir inci gibi nadir
Bir gece ki; tarifi ayrı sair geceden
Her can için nûrlu ve sürûr Leyle i Kadir

Layık görmüş ikrama ihsanı bol, Bir olan
Melekler gıpta eder bu gece şuamıza
Yeise kapılmasın günahı kebir olan
Sığınsın Yaradana buyursun duamıza

YÂ RABBİ;

Nedamet nişanesi gönül mürekkebimle
Kapındayım Yâ Gaffâr! Diz çöktüm edebimle

Yine dilime çile "keşke"lerim, "âh"larım
Yine sırtımda heybem... içinde günahlarım

Açtım avuçlarımı aczimi ikrar ile
Sığındım Rahmetine malumu tekrar ile

Set çeksem de Yâ Rabbi İblis ile arama
Buluyor bir yolunu basıyor hep yarama

Fâniliğe şahitken aynadaki suretim
Daldım dünya zevkine bağlandı basiretim

İhtar iken ezanlar secde beklerken salâh
Zayıf düştü iradem tutukluk yaptı silah

Ne zaman yıkmak için koştu isem mindere
Nefsimdi galip gelen göğsünü gere gere

Bir cendere içinden geçerken kalan ömür
Nûr yağdırdın geceme yarıldı zifir şükür

Şükür ki kaderimin gönlüme her çilesi
Rahmetine iltica, arınma vesilesi

Şükür ki müslümanım, sarsılmaz îmanım var
Şükür ki sığınağım sağlam bir limanım var

Tefekkür ışığında ayan oldukça ziyan
Âh ile yanar dilim diner o an hezeyan

Ey garipleri Duyan! Batsam da sıkça kire
Nazarım yönüm sana, yardım et bu fakire

Dünyevî heveslerden sıyırdım sıdkı soydum
Fazl-ı keremin için eşiğine baş koydum

Ne zaman lekelense eşref-i mahluk tacım
Bilrim ki Hayy olan El Mucîb'e muhtacım

Utancım sana ayan, anlatmaya lüzum yok
Mağfiret dilenecek -biliyorum- yüzüm yok

Rüsva etme âleme düşürme el ayaktan
Ayırma tevazudan hakikatten ve haktan

Gaflet ile arama aşılmaz set öreyim
Her katre-i günahta koca deniz göreyim

Ki benliğim ürpersin, dilim haddi aşmasın
Şirk ve n/isyan virüsü ruhuma bulaşmasın

Hüzün akan çehreme neşe dolu nakış ver
Hayrı şerden ayıran ferasetli bakış ver

Öyle nüfûz etsin ki kalbime takvâ, verâ
Ağu olsun dilime yalan, gıybet, iftira

Kelamı keme uzak, yüreği pâk kul eyle
Bu hânı idrakime ibretlik okul eyle

Taltif görse de şakî, mazlum yüreği yoran
Ne zulmeden olayım, ne zalimi kayıran

Geçmesin bir tek lokma haramsa boğazımdan
Eksik kalmasın huşû niyâzım namazımdan

Sen Tabib-el Kulûb'sun, dertli gönlüme devâm
Gayrı ne varsa yok et; İslâm olsun tek davam

Muhtevası hoş fikrin mürşidi Beyân olsun
Hırs bekleyen amelim hayalken ziyan olsun

Gönlümden her geçeni Kur'an'a sorsun usum
Rızan tek arzum olsun tüm günahlar kâbusum

Mezarlar kazılırken tarihin batağında
Geçmesin günlerimiz gafletin yatağında

Esaret tehlikesi yaklaşırken son sürat
Ne nifak kader olsun ne birlik teferruat

İcabetine lâyık dile düşsün yakarış
Vahdet çiçeğe dursun tomurcuk açsın barış

Muradına ermesin nefreti geliştiren
Ne ötekiler olsun ne ötekileştiren

Hilâlimin yüzüne hüzün gölge etmesin
Kastı hinlik olanın buna gücü yetmesin

Gör ki gözümde yaşım, damla damla nedamet
Sen Rahmansın Yâ Rahîm, eksiğim neyse tam et!

Rahmetinle yarlığa, kusurlarıma bakma
Bana belâ bir ben var; beni bana bırakma!

Nankör nadanlar nâra düşerken Arasat'ta
Bineğim Burak olsun keskin o dar Sırat'ta

Çarpılmasın yüzüme sefil amel defterim
İnâyetini göster Ey Rahmeti bol Kerim

Ayırma dostlarımdan, sevdiklerinle cem et
Muttakî kullar ile, velî’lerle hemdem et

Haram eyle nârına bedenimi yakmasın
Resûl ümmetim desin, biçare bırakmasın

Liva-ül Hamd sancağı altında yerim olsun
Umduğuma nâil et; vuslat kaderim olsun

Sevgili Habîbini sevgimden haberdar et
Mîzânın ertesinde cennette bana yâr et

Son dileğim; Yâ Rabbi, secdelere varırken
Silinsin günahlarım tan yeri ağarırken

*
Rahmetinle yarlığa,
kusurlarıma bakma
Bana
belâ
bir
ben
var;
beni bana bırakma!
***
**
*