Ve henüz kar yağmamıştı saçlarının tek teline
Bir ömür yaşlanmamıştık...
Ve öksürük nöbetleri esir almamıştı gülüşlerini
Biz daha yık-anmamıştık sulu sepken yağmurlarda
Ve sen daha asmamıştın kuruyan yüreğini
Biz âşık değildik o gün...
Sadece sayıklıyorduk, saklıyorduk...
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
KUTLARIM DADAŞIM BU NE KADAR İÇTEN ŞIRIL ŞIRIL AKAN BİR ŞİİR KUTLARIM
Ve kimsenin umurunda değildi
Bir çiçeğin solan yüzü...
Sardunyaları sulamak
Ne biliyim işte zambaklar da moda değildi
bütün kötülere ve kötülüklere rağman- her sabah güzel bir güne uyanır- kutlarım...
Daha doğrusu herkesin 'aklı başında' sevdiği sanılırdı.., henüz bu derde düşmeyenler tarafından...
Nerdeyse her dize de geçmiş zaman kipi kullanılmış olmasına rağmen şiiriniz çok hoşuma gitti sayın Sedat Emrem...
Kutluyorum...
Henüz üşümemiş ise yürek ve ıslanmamışsa saçlar ve dökülmemişse kelimeler nemli değilse yüreğin duvarları yazılamazdı böyle şiirler ...Her an bir düş her düş bir an olmamışsa boşta kalmaz mıydı eller.. ki o boşluk dolmuş ve kanamış bir yara...Kar yağmışçasına üstüne...
harika bir şiir... keyifle okudum...
Nicelerine
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta