Dar ağacına asmışım zavallı yüreğimi,
Çıkamam sabaha, veririm son nefesimi.
(L)alem, gülüm, sümbülüm,
K(E)lebeğim, bülbülüm,
Kı(Y)amam sana gülüm,
Dil (L)al olmuş aşkından,
Vusl(A)tın adı zulüm.
Aşkımıza üç ay ömür biçmişler,
Müneccim değiller, nerden bilmişler?
Sorarım onlara, kimi sevmişler?
Sevda içimizde, yürektedir iz,
Aşk derler adına, bilmezsiniz siz.
Güdükmüş sevdamız, güya yalanmış,
Sonumuz karanlık, sanki talanmış,
Seven kalp benimse, sormaz mıyım hiç?
Sevda içimizde, yürektedir iz,
Aşk derler adına, bilmezsiniz siz.
Aylar oldu, gül yüzünü göremedim,
Biricik aşkım deyip, doyasıya sarılamadım,
Bir kez olsun, öpüp koklayamadım,
Güllere sor beni, anlatsınlar,
Sana olan hasret nöbetimi.
Günler geçmiyor, sanki durmuş zaman,
Ömürden gidiyor, solmuş hazan,
İleri gitsem uçurum, geri dönsem zindan,
Her bir yerimden çekiştiriyor İblis!
Öleceğim sessiz sessiz.
Kırılmış kanadım, kolum,
Çoktan yıkılmış,
Harabeye dönmüş mihrabım,
Dar ağacına asmışım zavallı yüreğimi,
Çıkamam sabaha, veririm son nefesimi.
Kan damlıyor içime, canım yanıyor,
Kuşlar bile halime acıyor,
Yalvarırım duyun sesimi!
Allah, peygamber aşkına!
Bir mucize yarat, gülsün gözlerim,
Çık gel seher vakti, bitsin dertlerim,
Gönül sarayımda seni beklerim,
Kalmasın mahşere, can mı dayanır?
Ayrıyım Leyla'mdan içim yanıyor,
Kalbimdeki yara, dinmez kanıyor,
Uzaktan görenler Mecnun sanıyor,
Sevda içimizde, yürektedir iz,
Aşk derler adına, bilmezsiniz siz.
Yıkın duvarları, hak verin bize,
Erelim bizler de bahara, güze,
Düşmanlarımızı getirelim dize,
Sevda içimizde, yürektedir iz,
Aşk derler adına, bilmezsiniz siz.
Kara gözlerine kurban olduğum Leyla’m,
Feryat etsem de nafile!
Kader yar etmedi seni,
El etti bana.
Mahşere kalacak aşkımız, mahşere!
Yalan dünyada kavuşmamız hikâye.
Sil at, deşme hiç geçmişi,
Unutur gidersin zamanla beni,
Takdiri ilahi böyleymiş dersin,
Allah’ım sana uzun ömürler versin.
Baht sana da gülsün, versin dengini,
Sevenlerin hepsi gönül zengini,
Sıkı sıkı kuşan sevda cengini,
İki cihanda da gül yüzün gülsün.
Aşk bağında açan taze çiçeksin,
Alemler içinde eşin yok teksin,
Kederi tasayı bülbüller çeksin,
İki cihanda da gül yüzün gülsün.
Vecdi Murat SOYDAN
(Yaşanmamış Aşkların Şairi)
06 Şubat 2010-Isparta
AÇIKLAMA:
NAZIM TÜRÜ:BAHÇE
***********************
1-Bu nazım türü, GÜLCE Nazım türlerinin hepsini ya da çoğunluğunu bir şiir bünyesinde bulundurmaktadır.
2-Nazım türlerinin şiir içinde konuyla bütünleşen bir tarzda yer alması tamamen şairin insiyatifine ve şiirin akışına bırakılmıştır.
Saygılarımla.
Vecdi Murat SoydanKayıt Tarihi : 7.2.2010 06:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
LEYLA İLE MECNUN Necid çöllerinde, Benî Âmir kabilesinden Kays ile Leyla daha çocukken birbirlerini severler. Dedikodular çoğalınca kızın annesi Leyla'yı çadırına kapatır. Kays ise sevgilisini göremeyince, üzüntüyle aklı başından gider ve çöllere düşer. Bir süre sonra mecnun(deli) diye anılmaya başlar. Kays'ın babası oğlunun derdini öğrenince Leyla'yı ailesinden isterse de Kays mecnun olduğu için kızı vermezler. Bunun üzerine babası onu iyileşmesi için kabeye dua etmeye götürür. Fakat Kays derdinin çoğalması ve aşkının artması için duada bulunur. Duası kabul olunmuştur.Babası çaresizlik içinde evine döner. Mecnun ise çöllerde yabani hayvanlarla dostluk kurup arkadaşlık eder. Bu arada yanık aşk şiirleri yazmaktadır. Nevfel adlı bir arap beyi onun şiirlerini okur ve acıklı haline bir son vermek için Leyla'yı babasından tekrar ister. Kızı iyilikle alamayınca da ordusunu toplayıp Leyla'nın kabilesiyle savaşa girişir. Mecnun Leyla'yı o denli sevmektedir ki ona ait hiç bir şeye zarar gelmesini istemez ve Leyla'nın kabilesi savaşı kazansın diye duada bulunur. Nevfel yenilir. Ancak mağlubiyeti nefsine yediremeyip tekrar savaşa başlar. Bu defa galip gelir ama Mecnun'un duasını öğrendiği için kızı almadan çekip gider. Sonra Leyla'yı İbni Selam adlı biriyle evlendirirler. Leyla ise aşkına sadık kalmak için bir yalan uydurur ve kocasına çocukluğundan beri cinler tarafından sevildiğini, ona dokunursa ikisinin birden öldürüleceğini söyler. Böylece adamı kendisinden uzak tutar. Bir müddet sonra İbni Selam ölür. Serbest kalan Leyla çöllerde Mecnun'u aramaya çıkar. Çölde Mecnun'u bulursa da Mecnun onu tanımaz ve kavuşmaya gücünün olmadığını bildirir. Bütün maddi varlıklarla ilgisini kesmiş ve manevi bir aşkla sarhoş gezer olmuştur. Leyla umutsuz bir halde eve döner ve bir müddet acı çektikten sonra ölür. Bunu duyan Mecnun hemen Leyla'nın mezarına gider, kendisinin de orada ölmesi için Allah'a yalvarır. Duası kabul olur ve son nefesinde 'Leyla' diyerek can verir.
……….Aşk derler adına, bilmezsiniz siz.
hikayesiyle tam bir uyum içinde...diğer şiirlerine nazaran çok daha başarılı buldum canım abicim...yürekten kutluyorum tebrikler...
Biricik aşkım deyip, doyasıya sarılamadım
Bir kez olsun, öpüp koklayamadım.
Güllere sor beni, anlatsınlar…
Sana olan hasret nöbetimi.
Buram buram hasret ve özlem kokan güzel bir sevda şiiri akşam akşam okumak güzel bir duyguydu,yüreğinize sağlık selam ve saygılar gül diyarına....
Müneccim değiller, nerden bilmişler?
Sorarım onlara, kimi sevmişler?
SEVMEYENLER NE BİLİR..
İLHAMIMI
ONU BİLMEYENLER NE SANIR
BÖYLESİNE YANDIĞIMI
KADERİ KULLAR MI YAZIYOR GARDAŞ
Yeni akıma örnek bir gülce bahçe şiiri idi okuduğum, sağ olasın.
Saygım sevgim ve tüm puanımla
TÜM YORUMLAR (55)