Düş pencerem hep açık
Oysa; hep gelmediğin oldu ömrüme
Bir tek yokluğun varken yanımda
Kalmadı ihtiyacım sana, kırkından sonra..
Vazosu kırık çiçeklendiğin kalbimin leyla!
Belli ki düşlerinde görmediğin ben
Hiç bir an unutmadım aşkını, varlığını
Bazen bir anıt kurdum, bakışlarından
Saçlarından rengini verdim hülyalarıma
Kaç yıl geçti bilmedin, unutmadım seni leyla!
Öksüz ve yetim gibi sensiz, ruhumdaki dünya
Hep boynu bükük ve ağlamaklı durmadan
Her gece irin akar gelmezliğin rüyalarımda
Tesellim aklımda kalan bir tek adın, şeklin değil
Tutuşan mizrabın ucundaki tellerde ben yanarken.
Nice umutlar kurdum arşa, venüs bile kederlendi halime
Umutsuzluk girdabında buldum kendimi her seferde
Nice fısıltılar duydum gecelerimde, yalnız bir başıma
Gelmezliğin oldu hep yanıma, sitem doldu içime
Birgün gün görmedim, aşkından yanarken leyla!
Her günün, her ayın, her yılın ucuna gemlendim
Bilmiyorsun ki senden nice ızdıraplar içimde demlendi
Seni delice sevmek bu kadar ağır bir suçmu ki
Mecmunun halinden beter ettin, adımı birgün anmadın
Çınlamadı kulaklarım, sezerdim inan bunu ah.. be leyla!
Her çiçek renginde gülerdi, saçlarında eserken rüzgar
Sanki bütün arıların poleniydin, dudaklarındaki o tatla
Ellerin sirrus bulutu gibi ince ve zarif, kadife, yumuşaklığı
Kimbilir sen şimdi uzaklarda gününü bayram ederken
Ben cehennemi yaşıyorum, en derin bir ızdırapla leyla!
Kayıt Tarihi : 30.8.2014 18:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
(*) "Leyla" ve "Azize" adli seri özel (aynı isim) şiirlerdir!
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!