Levhi Mahfuz’da Sen ve Ben Şiiri - Ayhan ...

Ayhan Ulu
77

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Levhi Mahfuz’da Sen ve Ben

Levhi Mahfuz’da Sen ve Ben

Daha nefes almadan, adın Levhi Mahfuz’da yazılmış.
Ben seni bilmeden sevdim,
ve bu sevda, zamanın ötesinde, sessizce büyüdü.

Gözlerin başka yerlerde dolaşırken,
ben senin silüetini gecenin koynunda aradım.
Her adımın, her gülüşün,
kalbimde bir yankı bıraktı,
ezelden yazılmış bir sır gibi.

Rüzgâr fısıldadı adını,
ben duymadım, ama kalbim duydu.
Her nefesin bir hatıra,
her sessizlik bir melodi,
ve ben onları içimde biriktirdim.

Zamanın ağırlığı üzerimize düşerken,
sen başkalarıyla güldün,
başkalarıyla yaşadın,
ben sadece izledim.
Ama Levhi Mahfuz’da, biz hep yan yanaydık.

Yıllar geçtikçe anladım,
sonsuzluk bir kelime değil, bir yazgı.
Seninle olmak, dokunmadan,
sana söylemeden,
kalbimle yaşamak, yeterliymiş.

Bazen düşünüyorum,
keşke bir gün fark etsen diye,
ama fark etmenin gerekmediğini de biliyorum.
Senin varlığın, bana her zaman yetti.

Geceleri yıldızlarla konuşuyorum,
onlar adını bilir, benim sırrımı taşır.
Her yıldız bir şiir,
her sessizlik bir mektup,
ve ben onları sana yazdım, görünmeden.

Bir gün, belki yıllar sonra,
bir yabancı okur bu şiiri,
ve anlar,
uzaktan sevmek de bir tür var olmaktır,
en derin şekilde var olmaktır.

Sen başkalarının hayatında yer aldın,
ben sadece kalbimde,
sessiz, görünmez,
ama Levhi Mahfuz’da bir iz bıraktık birlikte,
kaçışsız ve sonsuz.

Ve şimdi, tatlım,
sana son bir kez fısıldıyorum:
Ben seni hiçbir zaman yaşayamadım,
ama seni sevmek,
bütün bir ömrü güzelleştirdi.
Ve bu da bana yetti.

Yine de seni gördüğüm her an,
bir nefes gibi kesildi içimden.
Gülüşün bir ışık,
ama ulaşılmaz bir yıldız.
Ben sadece baktım,
ve seni içimde büyüttüm.

Yağmur yağarken, aynı sokakta yürürken,
belki adımlarımız çakıştı,
ama fark etmedin.
Ben her damlada seni hissettim,
her rüzgârda seni kokladım.

Seninle konuşamadım,
hiçbir kelime dudaklarıma gelmedi.
Ama kalbim,
her konuşamadığım sözcüğü bir şiir gibi yazdı,
gizli bir kütüphane gibi sakladı.

Geceler uzun ve sessizdi,
yastığıma başımı koyarken,
seninle geçirdiğimiz olamayacak anları düşündüm.
Ve her düşünce, bir yıldız gibi parladı,
ama hiç düşmedi elimden.

Bazen “neden ben?” diye sordum kendime,
ama Levhi Mahfuz hatırlattı:
“Her şey olması gerektiği gibi yazıldı.”
Benim yazgım, seni uzaktan sevmekmiş.

Sokak lambalarının altında yürürken,
gölgen düşürdü yan yana olduğumuz hayale.
Ve ben, sessizce,
gölgeyle konuştum,
sana dokunamadım ama hissettirdim kendimi.

Zaman geçti, insanlar değişti,
ama ben hep aynı yerde kaldım:
Kalbimde sana ait bir köşe,
Levhi Mahfuz’da sabit bir çizgi.

Sen başka hayatlara dokunurken,
ben seni bir şiir gibi korudum,
her satırını okudum,
her kelimesini içime yazdım,
görünmeden, sessizce.

Bazen gözlerimi kapatıyorum,
ve seni hayal ediyorum,
gülüşünle, bakışınla,
sessizce içime işleyen bir melodi gibi.

Ve o melodi, gecenin sessizliğinde
kendi başına konuşuyor,
beni sana taşıyor,
ama sen habersiz.

Bazen seni bir rüya gibi yaşıyorum,
dokunamadan, ama hissederek,
her anı bir çiçek gibi açıyor kalbimde,
sonsuzluğun bahçesinde.

Senin adını fısıldadığımda,
zaman duruyor,
her şey anlam kazanıyor,
ve ben, her seferinde yeniden seviyorum.

Ve işte şimdi,
Levhi Mahfuz’daki çizgimiz sabit,
sen başka hayatlar yaşarken,
ben seni hep aynı yerde seviyorum,
dokunamadığım, ama varlığınla var olduğum şekilde.

Seninle olamadım,
ama seni yaşadım,
her nefesimde, her yıldızda,
her sessizlikte,
ve bu, bana bir ömür yetti.

Ayhan Ulu
Kayıt Tarihi : 21.9.2025 13:43:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Hikayesi yok bu şiirin gerçekliği var yaşanmışlığı var...

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!