Tek başıma kalmışım Yapayalnız ağlıyorum
Hasret duvarlarına Hep ismini yazıyorum
Gökyüzüne bakıyorum Kuşlara soruyorum
Gül yüzüne hasret kaldım Senin için ağlıyorum
Açtım sana ellerimi yalvarıyorum Allahım
Ortaokulun silgi kokan sıralarında
Ağzımızda hala süt kokusu varken
Bir kış teneffüsü kartopu oynamak
Hevesimiz varken okulu askıya almaya
Arkadaşlıkların cömert olduğu
Haylaz zamanlarda
Tek suçumuz
İnsana insan olduğu için değer vermekti
İyilikmiş, sevgi ve kardeşlikmiş,
Onun için ölüme yürümekmiş çektiğimiz acıların sebebi
En acı anında gülmek, ümitsizken ümit vermek
Bir kuru ekmeği bölmekmiş sevdamız
Kara trenlerle yarış ederken
Beyaz uçaklara mağlup oldum şimdi
Ben sensizliğin acısını avuturken yüreğimde
Birde oğul vurdu sol yanımı
Geceleri idare lambasının altında yazdım
Kendi oynadığım filmin senaryosunu
Ben yârimden ayrıyım
tebessüm etmem kimseye
Güneş kadar sıcaktır
Yıldızlar kadar uzak
Gözleri kömür karası
Görürsen bir gün gözleri yaşlı
Hasret zincirine vurulmuş aşkı
Kaderine küsmüş bir yabancı
Serseri değ ipte geçme sakın
Bakarsan doğadaki tüm varlıklara
Gurur öyle bir alet ki
Terziye kumaşsız elbise diktiren
O elbiseyi giyen kişiye
Bir ömür acı çektiren
Aşkta gurur olmazmış
Gözlerimdeki yaşlara
Umut oldun sen aşklara
İçimdeki hasret başka
Yakar yıkar sevdan beni
Seni bir kez görmek ister
Gariptir âşık türkü söyler kendi halinde
Sevdiğini tanımaz görür düşünde
Sazındadır sevdası alınca eline
Sevdasını tüm dünyaya Duyurmak ister
Gezmiş dolaşmış bütün cihanı
Platonik aşklar
Her sabaha uyandığımda bir tebessüm için beklerdim,
Köşe başında
Gözlerine bakardım,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!