Fenerlerin aydınlatamadığı o yolda yürürken
Geceyi ikiye bölerek
Selam bulutları kapladı yeryüzünü
Sıcaklığı ıradı bekleyişlerin
Haziran aynaya baktığında fark etti
Alnındaki vadilere kurtların indiğini.
Kurtlar ki aç, bu mevsim
Parçalar, yer, yüzünü
Cennet’ine giden yol
Cehennem’in ortasından geçerken,
Ne var, ne yok? dedi
Ne var, ne de yok dedim.
Bu, zavallı bir tüfeğin vurduğu toygarın
Yenilişiydi yerçekimine o gün
Bozkır sessizdi cesetler kadar
Dilime eski bir söz dolandı
Güneş ölüleri ısıtmaz.
İğdişlik korkusuyla kıvranırken aklım
Haziran, sonsuza giden yolun son istasyonu
Tepemde dönen akbabalar kadar aktı
Saçları kutuplarımdan tenime batan birer meridyen,
Üşüdüm benden uzaklaşırken güneş
Beyazında leke oldum karın
Kayıt Tarihi : 4.4.2013 01:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!