Layya Şiiri - Yorumlar

bir resim yapıyor sonra susuşlar her şeyi anlatı yor zaten harikaydı

ŞİİR KOKULUM

Şubatta yağan kar taneleri gibiydi sana olan sevgim;
Öylesine temiz, öylesine narin.
Ve sen nedense bir türlü kışı sevemedin.
Yaktığın ateşi söndüremeyip, sonunda ikimizi de erittin.

Söyler misin,
Şimdi hangi baharın gecesindesin?
Kurduğum her cümlenin gizli öznesisin.
Gecelerimi uzatan, ömrümü kısaltan dar ağacım benim.
Kusuruma bakma ne olur, sadece sensizim .

Unutmayı denedikçe umudumda hapsoldum.
Söylemek istemiyorum ama sanırım yoruldum.
İstanbul kadar kalabalıksın,sokaklarında kaybolduğum.
Hoşçakal kır çiçeğim, hoşçakal şiir kokulum...

Alper Kaya

İnsanın sıdkını sıyırmaması gerektiğini isimleriyle müsemma şekilde ihtar eden iki şair tanıdım

Sıtkı Caney
Bekir Sıtkı Erdoğan

Aşk için ne uzun bir şiirdi:) günün şiiri sevdayı kendi içinde yitirmiş gibi telaşlı, gibi uzun, gibi mutsuz..halbu ki kimsecikler yüreğinde çarpan bu ağrıyı iyileştirmek istemiyor, seviyorlar bu acıyı.. Üstelik aşktan da çok

GAYET HOŞ BİR SEVDA ŞİİRİ OKUDUM.Kutluyorum. selam olsun.

Çok değerli, içten... kadife bir şiir. Ruhuma dokundu bu şiir. Şaire içten selamlar.

Çok değerli, içten... kadife bir şiir. Ruhuma dokundu bu şiir. Şaire içten selamlar.

'bir mendil bırakıp ve gidiyorsun': BİR MENDİL BIRAKIP DA GİDİYORSUN daha uygun olurdu.

'boşuna düşleri hep hayra yorman': BOŞUNA DÜŞLERİ HAYRA YORDURMAN olsaydı, DONDURMAN ile daha güzel uyum yapardı.

'yanmak ki dünyanın delilikleri': YANMAK tek bir olay, DELİLİKLER çoğul bir ifade... Uyumlu değil. YANGINLAR DÜNYANIN DELİLİKLERİ olabilirdi ya da YAKMAK TÜM DNYADA DELİLİKLERİ falan... Duruma göre, anlamı bozmamak şartıyla...

Dava dilekçesi değil, broşür olmuş.

Şiir çok uzun… Gözümden kaçan başka aksaklıklar daha vardır belki ama tekrar okumaya üşeniyorum. Yorucu tesiri geçtikten sonra yine okuyacağım.

Genelde çok güzel ama uyak yapma çabasıyla daldan dala uçuşlar var.

Uyaklar sağlam değil, sağlamlar da çok bildik... Yer yer redifle uyak yapılmaya çalışılmış. Bu denli rahat yazacak olduktan sonra roman yazılır. Uyak prangasını kırınca kim tutar seni!.. Uyağa mahkûm edilip koşma kalıbına hapsedilmiş olsaydı şair, çok öteye gidemez, beş on kıta sonra sağa yanaşır, şiiri park ederdi, el mecbur. Burada ne kadar da rahat yol almış! Yani uçsuz bucaksız çölde, binmiş deveye, ayaklarını sallaya sallaya, kestire kestire türkü söylüyor.

Sıkıcı mı? Değil. Yazan sıkılmamış yazmış da biz okumaktan mı sıkılacağız! Ancak konuyu ovaya yaymış. Ova da yetmemiş, denizlere, çöllere, göllere yaymış. Bir de kalabalıklaştırmış ki konularla, kişilerle, hayvan ve nesnelerle, Afrikalıların kamyonlarına döndürmüş. Hani yüklerler yetmez, üstüne arı gibi üşüşürler, et ete yığılır, el ele tutuşur, ırgalana sallana yol alırlar ya toprak zeminde, hah işte öyle seyr-ü sefer etmekte...

Şaşı şaşı demekte, lafı dolandırmakta dolandırmakta da bir türlü kör diyememekte... Okuyucuya da dünyayı dolandırmakta... Kâh suratını kedilere yalatmakta, kâh tüm hayvanları şiir gemisine doldurmakta... Kediler yetmemiş, minik kedicikler gelmiş. Ceylanlar, kurtlar, kuzular... Geyik bile var. Hem capcanlı hem postu yere sermiş haliyle… Haliyle Nuh çok geride, gemide kalmış. Gemi bile var. Yamyam bile... Çerçi dükkânı mübarek! İğneden ipliğe ne ararsan var. Akla zarar! Kızın dondurmasına kadar... Ya eridi ya yendi. 'Nerde dondurman?' 'Sana ne?' demezler mi adama? Bazı yerler, laf ola beri gele... Bazı dizeler de var ki MUHTEŞEM!.. Altları çizilesi...

Ulutmadan… “… kusmuk üniversite” şiiri kirletmiş, iğrenç hale getirmiş. Kampüsü meyhane sokağına çevirmiş.

Yazacak çok şey var, daha fazla harcayacak zaman yok. İyi bir zaman geçirdim, sayesinde. Şaire teşekkürler...

Sevgiler...

Onur BİLGE

Herkesin vardır bir monaroza'sı..

Bu şiirde de öyle bir rüzgar işte, eser durur..

Selam olsun.

uzun şiir sıkıcı olur. ama sıkmamayı becerebiliyor ve şiir sonuna kadar okunabiliyorsa güzeldir ve başarı vardır. bu şiirde güzel ve şairi başarılı. helal olsun