Yüzlerce felsefe kitabı okudum. Ne oldu? Bir sürü fikir, yaklaşım, tavır, tutum, tutarlılık, karşıtlık, çelişki gördüm o sayfalarda. Bir sürü mantıksal çürütüş vardı onlarda. Vesaire... Bu zamana kadar hangisini aksettirebildim yaşantıma peki? Hangisinin yaşantıma değmesine izin verdim bilinçlice? Hayatım, kafam daha çok karıştı. Zihnim bulandı, ne olacak şimdi? Hep, o, o kadardır dedim. Hiç tapmadım, imtina ettim tapmaktan, iğrendim inanmaktan. Ne olacak şimdi! İki arada bir derede, iki ayak bir pabuçta... Pabuç patlayacak yahu pabuç! Bu çetin vaziyetle nasıl başa çıkacağım şimdi? Ben daha önce neleri okudum? Hangi kitapları? Hangi yazarları? Hepsi hatırımda mı? Ne oldu okuduğum metinlere? Kayboldular. Peki ya o kadınlar? Onlar niçin zihnimdeler halâ? Niçin suretleri beliriyor aklımda? Onların adını daha çok mı tekrarladım? Yazık bana. Onlardan kurtulmak için mi yaptım bunu? Onlardan kurtulmak için, kendi içimde daima onları anarak mı gayret ettim buna? Ne olacaktı? Barışacak mıydım onlarla? Yazık bana, çok yazık. Konuşmak bile istemiyorum, kendimden iğreniyorum. Başım ağrıyor. Beynimin sağ tarafı zonkluyor. Boğazımda ve gözlerimde bir ateş hissiyatı, yanıyorlar sanki hafif hafif. Lanetler olsun bin kere!
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Keşke, onca felsefe kitabını okumadan önce Allah'ın son hak kitabı olan Kur'an'ı mana meal okuyup bir güzel tetkik etseydiniz de, şu andaki berbat duruma düşmeseydiniz Serhat bey.Hem 0 zaman, aklınızdan bir türlü çıkmayan kadın muhabbeti de meşru ve makul bir mecraya yönelmiş olurdu.
Hayırlı sınavlar.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta