Lanet Ah! Şiiri - Erdal Alga

Ağlıyorsun diye üzüldüm
Senin için ben de öldüm
Ağladığında ağladım
Güldüğünde güldüm
Senin için güldüğüm güne
Lanet olsun, lanet ah!

Nerden bilebilirdim
Sevda sana yavanmış
İçimi yeller aldı
Talanlar her yanı sardı
Seni gördüğüm güne
Lanet olsun, lanet ah!

Bir gün anlayacaksın
En yüce yürek benim
Kahırların içinde
Akacak gözyaşların
Gözyaşına kanana
Lanet olsun, lanet ah!

Bulutlar ağlıyordu
Sen ağlıyorsun diye
Seni Tanrısal sandım
Sense şeytana tutsak
Seni kutsal bilene
Lanet olsun, lanet ah!

Beni sıradan sanan
Sıradan zavallısın
Yazıklar içinde
En yazık yalancısın
Seni doğru sanana
Lanet olsun, lanet ah!

Kurum kurum kuru da
Beni çok iyi anla
Öğrenirsin zamanla
Yürek nasıl severmiş
Beni hor gören yüreğe
Lanet olsun, lanet ah!

Lanetlerin içinde
Sen lanetler sultanı
Sağır kaldın yüreğe
Duyamadın bir kere
Seni harbi sevene
Lanet olsun, lanet ah!

Farkım farkını fark etti demiştim
Şimdi yürek çarketti
Eşim eşitim demiştim
Varlığın mermi, deldi geçti
Yürek kanıyor şimdi
Beni kanatana
Lanet olsun, lanet ah!

Bir gün çürüyeceksin
Çürümüş ruhuna uyup
Yüreğin zaten çürük çarık
Ağıtlar yakacaksın ardımdan
Senin timsah gözyaşlarına
Lanet olsun, lanet ah!

Kurt, çakal, akbaba varlığın
Her yerin varlığı şerliğin
Güzelinden san mahşerlik yerini
Öylesine bir Tanrı kulunu kırdın ki
Bu şerefsiz duyarsızlığına
Lanet olsun, lanet ah!

Görürsün Tanrı cezanı verir
Sana cehennemden cehennem beğenir
Öyle her yürekle oyun olmaz
Bu yürek en asil cengaverdir
Sheakspeare devrindeki kancık sizlere
Lanet olsun, lanet ah!

Vahşileri bilir gönlüm
Bilir bilir de bilenir gönlüm
Basit kahkahalarında ömrüm
Sallanır durur
Beni sallandıranı sallandırmayana
Lanet olsun, lanet ah!

Senin için ağladım için için
Koydun beni öksüz o biçim
Bana alternatif yaptığın seçim
Mahveder seni inşallah
Senin mahvolduğun gün
Rahmet olsun, rahmet ah!

Beni yok sayanı
Ben hiç sayar mıyım
Bana arsız geleni
Ben huzurda koyar mıyım
Sana mutluluk verene
Lanet olsun, lanet ah!

Bakışların Leyla’ydı
Ondan oldum ben Mecnun
Susuz çöllerde kaldım
Seni cehennemlere saldım gayrı
Mecnunu susuz koyanlara
Lanet olsun, lanet ah!

Hak sözüyüm doğruyum
Tanrının öz oğluyum
Tanrı sevda demektir
O yüzden sevdim sevdayı
Sevdanın yolunu tıkayana
Lanet olsun, lanet ah!

Ay gibi parlar idin
Yüreği harlar idin
Çakallarla bir olup
Gönlümü birim birim yedin
Ben sevdanın piriydim
Piri bir görene
Lanet olsun, lanet ah!

İnsanım diye gezinirsin
Yüreği nereye gizlersin
Arkadaşlık ayağıyla
Beni stepne bellersin
Beni yedek görene
Lanet olsun, lanet ah!

Yiğitle oyun olmaz
Sevmiyorsan yapma caz
Okumuşsun boşuna
Üniversiten dahi gaz
Beni bensiz koyana
Lanet olsun, lanet ah!

İki çift laf etmedin doğrudan
Hep yana oldun eğriden
Net ol istedim
Sen brütsün eğriliğinlen
Seni ömre yoldaş bilene
Lanet olsun, lanet ah!

Mavi gülleri soldurdun
Beni kadere güldürdün
Rolünü çok güzel oynadın
Beni, masumiyetle kandırdın
Seni masum sanana
Lanet olsun, lanet ah!

Kırıtıp sırıtırsın
Sen az mı şıllıksın
Gözyaşlarında timsahsın
Vahşetin katliam tadısın
Beni kemiren timsah dişlere
Lanet olsun, lanet ah!

Her şeyi görür Tanrım
Bilir kim daha yürekli
Ve bilir yine
Kim kiminle oynadı
Kim kimi zebil etti
Tanrının adını, onu tanımadan anana
Lanet olsun, lanet ah!

Kahrolası kancıksın
Kutsallık katında huncuksun
Sen yüreğe batan
Küçük bir cıncıksın
Yüreğini acıtana
Lanet olsun, lanet ah!

Arkadaşlıkmış taş olsun
Taş olup başına düşsün
İnim inim inle sen
Yürek bu, güm güm dinle sen
Sağır olan kulaklara
Lanet olsun, lanet ah!

Şerefsiz bir kadınsın
Hem onursuz hem arsızsın
Üstelik bir de umarsızsın
Gözyaşlarında boğul inşallah
Beni hafife alana
Lanet olsun, lanet ah!