Kuzgun Leşe Şiiri - Şemsettin Veli Erbilli

1-
Yok olmayız gördüler her yolu denediler
Farklı, farklı fikirde hatta çok sınadılar
Bizler oğuz atanın soyundan boyundanız
Biz değil o beşikte hep onlar belendiler

2-
Yüz yıldan daha aşkın yolumuzda durdular
her pusu her oyunu önümüze koydular
Yılmadık hiç bezmeden düşmedik'te hep yuruduk
Her eşkence yaptılar derimizi soydular

3-
Hep kestiler vurdular hapislere atılar
Canımıza kidiler kirli ada katılar
Direndik karşı geldik zillete eğilmedik
Bize çamur tuttular kendileri batılar

4-
Ogünden bugünlere hiç durmadan yürürüz
Her yola baş vurdular sandılarki dururuz
Bir zamanlar gördüler dünyaya hüküm sürdük
Ne etseler nafile yine hüküm sürürüz

5-
Kesseler biçselerde yine metin kalırız
Boş durmak yoktur bize aldığmızı alırız
Dedik (Ya Devlet Başa, yoksada Kuzgun Leşe.)
Koy öyle bilsinlerki alanı boş salırız

6-
Hükümdar soydaşımız kandı bir vidon nefte
Tavur koydı bizlere düşmanladır bir safta
Yollarda bıraktılar sırt döndü hepimize
Milleti bölemezler kaldık birlik tarafta

7-
Yüzyıllardır tek varlık özgürlükte yaşarız
Dağları delen biziz yollarıda aşarız
Soyumuz hiç tükenmez nesli Ulu kalırız
Soluk aldıkça düşman yüreğini deşeriz

8-
Her tür azabı gördük kırıldık yılmadık
İçimize gizledik öc alan sayılmadık
Hor görüp dışladılar binler kezde sildiler
Yurdumuza bağlıyız topraktan ayrılmadık

9-
İnsan özgürcesine bir cins yaratılmış
Kimseye kul olmadan yaşamaya atılmış
Allah'tan başkasına kulluk etmeyecektir
Kulu kula vermişler habersizce satılmış

10-
Güvence önemlidir gaflatına düşmeden
Yük sırta ağırsada tartılırsa taşmadan
Bir yanında yırtıcı öbür yanın ejdirha
Ayağa dolanırlar hiçbirini aşmadan

11-
Ezel oldu yüreğim çok derinden dağlıdır
Topum tüfengim vardır ama kolum bağlıdır
Şikayet etmek sevmem sadece çok kırgınım
Soydaşımın ekmeği düşmanlara yağlıdır

12-
Soluğmuzu kestiler yetişmedi soydaşım
Zalim zulmü elinden hiç dinmiyor telaşım
Zincirlere vurmuşlar bu milleti yetişin
Her gün zehir katarlar yenilmez suyum aşım

13-
Bir gelin bu milletin görün nededir hali
Bir sorun soruşturun alın ondan helali
Uzaklardan duymayın iftiralı sözleri
Çok yazıktır günahtır taş altındadır eli

14-
Acısı büyük derin merhemde çar etmiyor
Esaretin içinde ama gücü yetmiyor
Ya ölüm ya şahadet bunu böyle öğrendik
Yüz sene dedik geçti ne olduda bitmiyor

15-
Günü, ayı, yılıda saya, saya bekledik
Hasret üstüne hasret yüreklere ekledik
Antlaşma yaktı bizi bir tür sonu gelmedi
Sustuk konuşamadık bir giz oldu sakladık

16-
Büyük kabahatımız İslamız hem Türkmen'iz
En güzel suçumuzda kafirlere düşmanız
Adaleti oturtan yasaları tanıtan
Kudretlede kükredik çoğunada amanız

17-
Bir zamanlar atları sürerdik uzaklara
Yollarda temkinliydik gelmezdik tuzaklara
Titredirdi düşmanı duysaydı nal sesleri
Toprağı vatan kıldık Türk olan kazaklara

18-
Vatan için can alan canlar veren yine biz
Kılıç uşuranda biz Türküz soyumuz oğuz
İğirmi dört boyundan biriside bizim boy
Allah'tan gayrısına bizdeki kırılmaz diz

19-
Ümidmizi kesmedik kavuşmak vardır sonu
Kardeşe sitem ettik konuyu çekti konu
Destanları yazdırdık tarihmizi parlatık
Yalnızda olsa geldik duymadık bunu onu

20-
Kurtarmaya gelmişler sandık, ters olmuş meğer
Bizleri çinediler vermediler hiç değer
(Ankara'da) yapmışlar çıkarlı bir anlaşma
Hayal kırıklık bize yaşadık olmaz eğer

21-
Senelerdir söylenen yalanlara aldandık
Acımızdan ötürü bugünlere katlandık
Bizimkiler gaflata maşa olmuş habersiz
Millet içindir dedik yalanı gerçek sandık

22-
Eskiden daha beter çok gerilerde kaldık
Bu kadar şehit verdik yerlerine ne aldık
Tutsaklar çoğu kayıp kalanda veranadır
Onların sayesinden ne hiss ne yolu saldık

23-
Yetmez oldu çekişme davaya canlar verdik
Bizden ne can aldılar budur buraya erdik
Gözlerimiz yoldaydı candaşımız gelirler
Canlara can katarlar koy bir gelsinler derdik

24-
Geldiler milletmizi büyük bir güç etmeye
Yıllar sonra buluştuk birmizi üç etmeye
Kollandılar Türkmen'i bizi köprü yaptılar
Başka biriyle bize kalktılar süç etmeye

25-
Hayin dediler bize Erbil'i kirletiler
Menfaatın uğruna bizi düşman etiler
İlmek, ilmek yığmıştık hepsini dağıtılar
Dondurdular milleti işlere el atılar

26-
İki bin on dokuzdan el ayak bağladılar
Düşmanın ekmeğini severek yağladılar
Yarı yolda koydular Türkmen'i bir başına
Yıllardır zulm altında canevin dağladılar

24.3.2024 - Erbil