Nihal’im, seni beklemek, Tanrı’nın beni sana kul eylemesiyle başladı;
O’nun elinden bir nefes çalmam yasaklandı,
Hesap gününe saklanmış vakitlerin hasretine gömülmem yasaklandı.
Kulum dedi, boş vaktin olsun diye beni bekletti.
Ah, bırak divan durayım sana, zira değer;
Nihal’imin özgürlüğü, benim yokluğumda bir zindan gibi mukaddes.
Her ıstıraba sabrederim, her siteme boyun eğerim;
İncitirsin de, yine de suç senin değil, benim kaderim.
Nihal’im, sen nerede olsan özgürsün, mutlak ve güçlü;
Zamanın sultanı sensin, her an senin hükmünde.
Ruhun dilediği her lezzeti yaşa,
Kendine yaptığın her “günah”ı yine sen bağışla.
Beklemek bir cehennemdir, evet…
Ama Nihal’im, ben seni beklerim;
İyiyle, kötüyle, sırla, hikmetle,
Senin varoluşsal dokunuşunla beklerim,
Adını aşkla, sabırla, ruhumun kıvrımlarında…
Nihal…
Kayıt Tarihi : 2.8.2025 19:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ölen askerler, 28 Mayıs 2022'de çatışma sırasında hayatını kaybeden bir üsteğmenin cesedini arıyordu. 6 Temmuz'da mağaradaki arama çalışmaları sırasında toplam 19 asker gaza maruz kaldı. On ikisi hayatını kaybetti. En az dört asker ise Ankara'da Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesinde (GATA) tedavi altına alındı.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!