KÜTÜPHANELER HAFTASINI KUTLARKEN... Yirminci Bölüm.
Saygıdeğer gönül dostlarım,Güzel bir gün için Merhaba. Bir önceki yazımın devamını sizlerin taktirine sunmaya çalışacağım. Sayfama ilk misafir olup da önce ki yazımın içeriğini bilmeyenler için özetleyeyim. Türk Radyo Kurumu ziyaretimde konuşmalarımdan sanatımı hisseden müdür
beni program yapımcısı müdürle tanıştırdıktan sonra canlı yayında kendimi
tanıtmamı şiirler okumamı istediler. Bende teşekkür ederek kabul ettim.
Müdürlerle vedalaşıp ayrıldıktan sonra sekreter hanım:TRT müdürümüz sayın Haluk bey sizi bekliyor dedi. Bende sağ olun bacım diyerek müdürümüzün makamına girdim. Görüşme nedenimi bir önceki yazımda açıklamıştım ama dilerseniz onu da özetliyeyim. Göller Bölgesi Yazarlar ve Şairler Derneğinin şiir ve müzik şölenini canlı olarak TRT.den tüm ülke halkına dinlettirmek ti. Konuyu müdürümüze açınca: çok güzel bir düşünce çok da masraflı olur dedi. Bende masrafın boyutunu merak ettim.
Müdürümüz Haluk bey sözlerine şöyle devam etti: Canlı yayın ekip aracımız 35 personelden oluşuyor, bunları sizler dernek olarak ağırlayabilecek misiniz? dedi. Önemli bir konu da şu: Görevli arkadaşlar lükse alıştılar sıradan otellerde barındıramazsınız masraflıdır dedi. Bende sayın müdürüm yönetimdeki arkadaşlarla görüşeyim karar verirsek
size yazılı veya,sözlü olarak bildiririz deyince,Müdürümüz burası resmi bir kurum sözlü olursa geçersiz olur,yazılı dilekçe gerekiyor diye durumu iletti.
İlginize teşekkür ederim diyerek makamından ayrılmadan önce imtiyaz sahibi olduğum dernek bültenleri Duygu Selini de hediye olarak verdim.
Oradan ayrıldıktan sonra heyecanımı paylaşmak için eşimi aradım. Eşim köy
işleriyle uğraşıyordu annesine yardım ediyordu. Ankara'da kızımın evine gittim ve sofrayı koyması için acele ettirdim. Kızım: Hayrola baba niçin acele ettin eşim henüz işten gelmedi bekleseydik deyince: Kızım bu gün ben TRT radyosunda canlı yayın programına katılacağım beklersem yetişemem söz verdim sen eşinle beraber yersin dedim.
Kızım da heyecanlandı: Gerçekten programa katılıp konuşacak mısın? Deyince: Kızım babanın hiç yalan söz söylediğini duydun mu? : Kızım yok baba duymadım, anneme haber edelim ne kadar çok sevinir hem köyde dinlesin,saat kaçta? . Kızım saat akşam dokuz haberleri bitince devam edeceğim. Kızım tamam baba yemek hazır zaten hemen ısıtıp getireyim.
Ben bu arada ezberimde olan şiirlerimi içimden tekrar ederek süzgeçten geçiriyordum. Hazırlığımı yapıp yola çıktım.TRT binasına vardığımda verilen şifreyle içeri girdim.Orada ki görevlilere canlı
yayın odasını sordum, tarif ettiler. Canlı yayın adasından önce bir oda daha
vardı orada beni sarışın genç bir sanatçı karşıladı. Zeki Çelik bey hoş geldiniz diyerek sıcak ilgiyle gösterdi.
Ben adınız ne diye soramadım çekindim çünkü sanatçılar kendilerini herkesin tanıdığını hissederler. Ben söze girmeden. O sanatçı arkadaşım bir öneride bulundu. Zeki bey canlı yayın programına siz mi önce girmek istersiniz, yoksa ben mi önce gireyim? . müdürümüz tercih hakkını şahsi görüşünüze bıraktı. Ben:Hanımefendi ben misafirim önce ben gireyim bitirmeden size işaret ederim devam edersiniz dedim.
Bayan sanatçı: Buyurun o zaman değince. Ben sanatçıya kamerayla kaydetmek isterim ama bu nasıl olacak dedim. Sanatçı arkadaş buraya kamerayla girilmez sorun yaratır, tüm programlar kaydoluyor,sonra tekrarlanabilir deyince: İçim rahatladı. İlk defa milyonların karşısında konuşup,şiirler okuyacağım,inanın dünyaya yeniden doğmuş gibi sevinç içerisindeydim. Canlı yayın odasında benim gibi iri yarı görünümünde haber spikeri vardı,radyo da fon müziği çalıyordu.
Haber spikeri kafayı sallayarak bana hoş geldiniz dedi. Bende aynı hareketle selamlamış oldum. Spiker haberle ilgili evrakları sıraya koyduktan
sonra fon müziği bitti,haber vermeye başladı. Bende bir kulağımla güncel
haberleri canlı dinliyordum. Bir ara kekelediğini hissettim spikerin önüne bir
bardak su koydum içince sesi düzeldi haberlerini tamamlayınca mikrofonu
önüme kaydırıp el işaretiyle selamlayıp canlı yayın odasından çıktı.
Ben ilk defa Ülke geneline,hatta yurt dışına da yayılan canlı yayın konuğuyum. Kendimi tanıttıktan sonra şiirlerimi okumaya başladım. Vatan, Millet, Bayrak aşkımı dile getiriyordum. Saygıdeğer okuyan, yorumlayan dostlarım satırlarımı uzatarak yine sayfa sütununu kabarttım galiba. Devamın da çok tesadüfler yaşandı okuduğum,bir veya iki şiirimi bir daha ki bölümde paylaşabilmeyi umut ediyorum. Allah'a emanet olunuz,her şey gönlünüzce olsun hoşça kalın. HER KİTAP BİR DÜNYADIR, O DÜNYALARA DALIP MUTLU OLUN
***** SANATSA *****
Türkçenin özünden kopmamalıyız,
Yabancı kelime sokmamalıyız,
Manasız sözcüğe bakmamalıyız,
Sahip çıkmalıyız şiir, sanatsa.
Düz yazı yazmaktan kaçınmalıyız,
Aruzla, vezinle açılmalıyız,
Hece,kafiyeye taşınmalıyız,
Sahip çıkmalıyız şiir, sanatsa.
Cümlenin özünü araştıralım,
Tarih sayfasını karıştıralım,
Anlamlı harfleri buluşturalım,
Sahip çıkmalıyız şiir, sanatsa.
Ben şairim diyen kalem tutuyor,
Derleyip,toplayıp hile katıyor,
Yad el karışıyor Türkçe batıyor,
Sahip çıkmalıyız şiir, sanatsa.
Zekinin kültürü olmasa bile,
Asla düşünemez yanlıştır hile,
Önemli konuyu alalım ele,
Sahip çıkmalıyız şiir, sanatsa.
***** SERGİLE *****
Kimini sözlerle paralıyorsun,
Gerçeği bilmeden karalıyorsun,
Beni de yürekten yaralı yorsun,
Sende ki düşünce şahsi yargımı? ,
Ağzın da,sigara,elin de şişe,
Zehirli madde de ararsın neşe,
Zararın dokunur bacı, kardeşe,
Şiire dökerim bazı kaygımı.
Cahilce tavırdan kurtulmalısın,
Her iki dünya da tartıl malısın,
Yaptığın hatadan irkil melisin,
Oku da yorumla mevcut duygumu.
Üstüne düştüysem sevdiğim için,
Daima bozulur kıyafet, biçim,
Şeytana uydukça yanıyor içim,
Yürekten benimse ünlem,vurgunu.
Umudum bitmedi beklemekteyim,
İltifatlı sözle yoklamak tayım
Zekiyi her yönden aklamak tayım,
Aşkın deryasın da açtım sergimi.
Ispartalı Zeki Çelik TÜRKİYE İLESAM il temsilcisi.
Zeki Çelik 2Kayıt Tarihi : 11.4.2012 11:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!