Bu Türkçe anamın Türkçesi
Anamın anasının,
Gidenlerimizin kalan kalanlarımızın giden sesi.
Dünyaya gelecek olanlarımızın gelen sesi.
Bu Türkçe benim Türkçem,
Köylümün, kentlimin.
Bu lehçe benim lehçem.
Bu yer babamın yeri,
Babanım, babasının,
Gidenlerimizin soğuk kalanlarımızın sıcak teri.
Dünyaya gelecek olanlarımızın sıcak teri.
Bu yer benim yerim,
Köylümün, kentlimin.
Bu ter benim terim.
Bu mezar dedemin mezarı,
Dedemin, dedesinin.
Gidenlerimizin kapanık kalanlarımızın açık mezarı.
Dünyaya gelecek olanlarımızın açık mezarı.
Bu mezar benim mezarım,
Köylümün, kentlimin.
Bu ölü benim ölüm.
Bu kütük anamın kütüğü
Babamın, dedemin.
Gidenlerimizin küçük kalanlarımızın büyük
O kentin Emin Paşa Camii'nde çocukluğum kaldı.
Acı tatlı anılarla geçen çocukluğum.
O kentin hep mavi göğünü anımsarım,
Mavi göğünde öbek öbek beyaz bulutları,
Beyaz mavi arasında uçan kuşları.
O kent benim kentim.
inim inim ağlayanların, gür gür gülenlerin.
O bir kent ki savaşı savaş bilir, barışı barış,
Alınyazısı kalesinde, Kız Kulesi'nde okunur.
O kent ozanların kentidir,
Henüz yazılmamış ya da yazılacak şiirlerin.
Ü kentin kendi tarihi var,
Tarihe yazılmış, tarihe yazılacak
Hem de tarihe karışmış tarihi.
O kentte doğdum,
O kent benim kentim, ozanların kentidir.
O kentin kendi Türkçesi, ana Hatçesi var.
O Hatçe benim anam,
O Türkçe benim Türkçem.
Kayıt Tarihi : 17.11.2015 02:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!