Kutsal Güzelliğin Şiiri - İzzet Bilici

İzzet Bilici
58

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Kutsal Güzelliğin

Gözbebeklerine tutunmuş kelebekler
İrisini çalmış kanatlarına
Kızmıyorum ama bu kadar kahverengi neyine birkaç güvenin
Sensiz dururken uzakta
Rengi gitmiş düşlerin
Benzi solmuş sahibinin
Sesin ulaşmamış diye
Sessizliğine ürkmüş bilmelisin
Haykır ordan
Kararıyor ay
Yolunu kaybetmiş çaresiz
Acıya takılıp yere kapaklanır
Eşkâli kalır yüreğinde
Sonra hicran
Ne olur gitmeyesin

sığdırsan sığmaz yaylalara
Sevginin bir parçasını telli çalgılara bağla
Seni ozanlardan dinlesin kimsesizler
Paslanmış suskunluklarini parça pinçik eder
Susma
Sözcükler bir tek sende ehlileşir
Yarın asılacakların son dileğine
Ve hasrete lâl olmuş elzem dilin imdadına
Ateşi terbiye eden bir sesle yetişirsin
Sakın korkma,
Savur bakır parlağı buklelerini
Dalgalanan her teli kötülüğü kırbaçlar.

Tanimasınlar seni
Pencerene üşüşürler
Öyle hoş bakıyorsun ki
Dengin değildir temmuzun sıcaklığı
Seni ilegal bir ideoloji eylerler
Peşine takılıp öylece giderler
Görseler fidan endamını
Ayağında mahmuzun ile
Muharebe meydanına heykelini dikerler
Seni bu kentin simgesi ederler
Sakla saçlarına değen kırık tarağı
Bilmesinler
Sarazenler haçlılarla kavga eder
Alıp onu tapınaklara götürürler

Şimdi karnı burnunda
Güneşi ıkınıyor şafak
Çoğalsın aydınlıklar başka yurtlarda
Dur
Göçse de güneş bir yerden bir yere
Bir tek sen burdan gitme
Kapansa bile bütün ışıklar
Yüzündeki kusal güzelliğin yansıması vurur şehrimize.

İzzet Bilici
Kayıt Tarihi : 12.10.2017 17:10:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İzzet Bilici