Mevsimlerden bahar,
güneş rengarenk
ve içi ısıtan cinsten
Okuldan çıkmışız gidiyoruz
yeni asfaltlanmış
zift kokan yolun
İki beton binaya tırmanan,
ağaçsız bir yamacın kenarında,
otobüs durağındayım,
zangur zungur
motoru pek sesli
bir otobüs bekliyorum
Duvarlar isli,
ekmekler yavan
ve kızıl bulutları geçiyorken güneş,
Koca kaba ayaklı
Sarı,
kumral,
Güneş çelik bir ayna gibi durmuş gökyüzünde
duvarlara vurmuyor, gölgeleri uzamıyor ağaçların
Gökyüzü hiç sonsuz değil,
mavi değil bulutların arkası
Nefes almak çok zor
havada her türden yalnızlık kokuyor
Dünya sallanıyor her adımda
yolun kıyısındaki ağaçlar
kalkıp iniyor
sonra,
yok oluyor gözlerimde
Dağlar, utanın boyunuzdan posunuzdan
Memleket gözlüm,
sende buluyorum var olduğum her bir şeyi
Memleketim kokuyor her teli saçlarının
Kumral bir tepede açan sarı çiçeklerin
kökünde ötüyor delişmen gönlüm
Çınarlar, güneşin ışığını süzüp,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!