Kutlu Ceng Şiiri - Recep Duran

Doğduk Tanrı dağından, göğe en yüksek yerden
Doru taylara belendik henüz bebekken
Çadırım gök kubbe, ufkum derin mavilik ezelden
Sınırına ne kartal süzülür ne bir gölge düşülür
Atam Mete’den, Kür-Şatdan, Tardu’dan, Bilge’den
Armağan bana zafer takı dikmek, dilediğim her yerden
Sen kimsin ki hadi yürü git be hey serseri
Yoluma çıkacak dünyada senden de beteri
Çelik pençemle yırtarım, yol bulup dağlardan aşarım
Dağlarım göğsümü, taşarım sel olup aşarım
Bu gördüğün ben, kurt ininde yatan, Tanrı Dağı’ndan kopan
Sel olup coşan Türkoğlu Türk’üm, ovaya, yaylaya sığmaz, taşanım
Kurt oğlu kurdum, bozkurttur nişanım
Ben ki başı karlı dağda yalnız bir kurdum
İlimi, töremi, yerimi yalnızken de bulurum
Islık çalan okum, yayım, gürzüm; işte bunlardır benim oyuncağım
At sırtıdır yatağım yorganım, kımızım içtiğim suyum
Güneşin doğduğu yerden, battığı yere kadardır ilim, toprağım, vatanım
Ben buyum işte düzen kuracak, nam salacak seçilmiş kahraman…
Sen ki yolumun üstünde bir sarhoş dilenci, harami, sahte kahraman
Geçerim aldırmadan Sakarya’dan Tuna’dan
Sularım atımı, söylerim türkümü, kılıcımla çözerim kördüğümü
Var mı bu Türk’e yan bakacak dünyada tek bir nefer
Nefer ne ki bir Türk’e ordu bile az, zafer vaat ediyor ona kader
Ben bozkurdum, yolum uzun, bütün dünyadır yerim yurdum
Ben yürürüm koca kurt, dizliye diz çöktüren, başlıya baş eğdiren
Dağdan dağa ok uçuran, uçan kuşu eğersiz atından vuranım
Ergenekon’da dağı delip yol bulan, demirin sırrına erenim
Cenge hazırım akıtırım o pis kanı kalkanımla, okumla
Nal sesleri göğü kaplasın ışıldasın kılıcım düşman kanıyla
Sert vur, yer gök titresin, omuz üstündeki başlar buna neylesin
Sütü helal sana Bozkurt Asena’nın, kısraktaki kımızın
Ger yayını, ıslık çalan ok söylesin yeni şarkını
Çek kılıcını kınından, kınına girmesin kılıç kırılmadan
Salla gürzünü, omuzdaki başlar titresin
Bütün savletinle vur, öyle vur ki yer gök inlesin
Tufan mı, bora mı, çakan şimşek mi bu gelen nedir bilinmesin
Sür atını Altay’dan, Turfandan Buhara’dan
Başın dik geç Seyhun’dan, Ceyhun’dan
Gözler şimşek bakışla, Aral’da, Hazar’da Anadolu’da
Kaldır başını geç Kafkaslardan Ural’dan
Gir Ahlat’tan Malazgirt ten, nasibinde olan yerden
Vur şimdi, öyle vur ki eğilsin çeleng-i Rum’un düşsün diz üstüne
Bir daha vur, aksın kızıl kanı kirletip beyaz kar üstüne
Eğilsin Frengin başı, aksın kanı, korkma, al Frengistan’ı
Zafer senindir, Ehl-i Salibe yok, ram olmasın zaferin bir tek zerresi
Kalmasın bir dahaki şafağa düşmanın bir tek serkeşi
İşte kutlu cengi budur Türk’ün dünyada yok, eşi yok, benzeri
Sultanım Tuğrul’um, Alp Aslan’ım, Melikşah’ım
And olsun yerde kalmayacak Mehmedimin mübarek kanı
Allah Allah deyip atıldı düşman üstüne, şad olsun ruhları aziz toprak üstünde
Hatıradan çıkmasın kefensiz yatanım, yeşil sancağım, al bayrağım
Yine beklerim “su uyur düşman uyumaz” gözüm düşman üstünde
Vursun kösler, çalsın davullar işte budur Türk’ün eşsiz zaferi.
Şen ola düğün şen ola, bugün bayram edelim,
Heyya mola heyya mola hey deyip kendimizden geçelim,
Türkü Türk’e katıp harman edelim, kanı kana katalım kardeş edelim
Anadolu’m, güzel yurdum her karışını kanla yoğurduğum,
Sevda türküm, altın başağım, gözüm, nurum, biriciğim
Cana can katarak, Türklüğe şan katarak seyran edelim.
18/12/2013